İnternetteki
En Kapsamlı
Hadis Arama Motoru
Hadisler Ana Sayfasına Geri Dön

Ölüm Konulu Hadisler - Sayfa 5


5443-)  Büreyde radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ben sizi kabirleri ziyaretten men etmiştim. Artık onları ziyaret edebilirsiniz. Çünkü onlar size ahireti hatırlatır."

Kaynak:  Müslim, Cenaiz 106, (977); Ebu Davud, Cenaiz 81, (3235); Tirmizi, Cenaiz 60, (1054); Nesai, Cenaiz 100, (4, 89).

Konu:  Ölüm


5444-)  Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Rabbimden anneme istiğfar talep etmek için izin istedim, fakat bana izin vermedi. Kabrini ziyaret etmem için izin istedim, buna izin verdi."

Kaynak:  Müslim, Cenaiz 105, (976); Ebu Davud, Cenaiz 81, (3234); Nesai, Cenaiz 108, (5, 90).

Konu:  Ölüm


5445-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam, Medine ehlinin mezarlarına uğramıştı. Mezarlara yüzünü çevirerek: "Esselamu aleyküm (selam üzerinize olsun) ey kabir halkı! Allah sizi de bizi de mağfiret buyursun. Sizler bizim seleflerimizsiniz. Biz de arkadan geleceğiz" buyurdular."

Kaynak:  Tirmizi, Cenaiz 59, (1053).

Konu:  Ölüm


5446-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam bir mezarlığa uğramıştı: "Selam üzerinize olsun ey mü'minler cemaatinin mahalle halkı! İnşaallah biz de sizlere kavuşacağız!" buyurdular." Müslim ve Nesai'de Büreyde'den gelen bir rivayette şu ziyade var: "Allah'tan bizim için de sizin için de afiyet dilerim."

Kaynak:  Ebu Davud, Cenaiz 83, (3237).

Konu:  Ölüm


5447-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Birinizin bir kor üzerine oturup elbisesini oradan da bedenini yakması, kendisi için bir kabrin üzerine oturmaktan daha hayırlıdır."

Kaynak:  Müslim, Cenaiz 96, (971); Ebu Davud, Cenaiz 77, (3228); Nesai, Cenaiz 105, (4, 95).

Konu:  Ölüm


5448-)  Hz. Ali radıyallahu anh'tan anlatıldığına göre kabirlere dayanır, üzerlerine yatardı.

Kaynak:  Muvatta, Cenaiz 34, (1, 233).

Konu:  Ölüm


5449-)  Osman İbnu Hakim anlatıyor: "Harice İbnu Zeyd elimden tutup beni bir kabrin üzerine oturttu ve amcan Zeyd İbnu Sabit radıyallahu anh'tan haber verdi. Buna göre, Zeyd şöyle demişti: "Kabir üzerine oturmanın mekruhluğu, onun üzerinde abdest bozanlaradır."

Kaynak:  Buhari, Cenaiz 82, (bab başlığında muallak olarak gelmiştir).

Konu:  Ölüm


5450-)  Ebu Berze el-Eslemi radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim çocuğunu kaybeden bir anneye ta'ziyede bulunursa cennette ona bir bürde giydirilir."

Kaynak:  Tirmizi, Cenaiz 74, (1076).

Konu:  Ölüm


5451-)  İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim (bir belaya) maruz olana taziyede bulunursa, ona öbürünün sevabının bir misli verilir."

Kaynak:  Tirmizi, Cenaiz 71, ( 1073).

Konu:  Ölüm


5452-)  Abdullah İbnu Ca'fer anlatıyor: "Ca'fer'in ölüm haberi geldiği zaman, Resûlullah aleyhissalatu vesselam: "Ca'fer ailesi için yemek yapın! Çünkü onlara, onları meşgul eden (haber) geldi!" buyurdular."

Kaynak:  Tirmizi, Cenaiz 21, (998); Ebu Davud, Cenaiz 30, (3132).

Konu:  Ölüm


5453-)  Hz. Aişe radıyallahu anha şöyle buyurdular: "Ölünün kemiğini kırmak, onu diri iken kırmak gibidir." (Hz. Aişe bu sözüyle) günah cihetiyle demek istemiştir."

Kaynak:  Muvatta, Cenaiz 45, (1, 238); Ebu Davud, Cenaiz 64, (3207).

Konu:  Ölüm


5454-)  Ebu Katade radıyallahu anh anlatıyor: "Bir cenaze geçirilmişti. Resûlullah aleyhissalatu vesselam: "Hem o istirahata kavuştu, hem de ondan istirahata kavuşuldu!" buyurdular. Bunun üzerine, yanındakiler: "Ey Allah'ın Resülü, "istirahata kavuşan" ve "ondan istirahata kavuşan" kimdir, bu ne demektir?" diye sordular. Şu açıklamayı yaptı: "Mü'min kul (ölünce), dünyanın yorgunluk ve ağrılarından kurtulur. Facir (ölünce) ondan da kullar, memleket, agaçlar ve hayvanlar kurtulur."

Kaynak:  Buhari, Rikak 42; Müslim, Cenaiz 61, (950); Muvatta, Cenaiz 54, (1, 241, 242); Nesai, Cenaiz 48, 49 (4, 48).

Konu:  Ölüm


5455-)  İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma anlatıyor: "Medine'de doğan bir adam Medine'de ölmüş idi. Resûlullah aleyhissalatu vesselam namazını kıldırdı, sonra da: "Keşke doğduğu yerden başka bir yerde ölseydi!" buyurdu. Oradakiler "Niçin?" diye sorunca açıkladı: "Kul doğduğu yerin dışında ölürse, cennette doğduğu yerle eserinin kesildiği (ecelinin geldiği) yerin arası mukayese edilir!"

Kaynak:  Nesai, Cenaiz 8, (4, 7).

Konu:  Ölüm


5456-)  Hani Mevla Osman İbnu Affan radıyallahu anh anlatıyor: "Hz. Osman radıyallahu anh, bir kabrin üzerinde durunca sakalı ıslanıncaya kadar ağlardı. Kendisine: "Cenneti ve cehennemi hatırladığın vakit ağlamıyorsun, fakat kabri hatırlayınca ağlıyorsun!" dediler. Bunun üzerine: "Çünkü Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın şöyle söylediğini işittim: "Kabir, ahiret menzillerinin birinci menzilidir. Kişi ondan kurtulabilirse, ondan sonrakiler daha kolaydır. Ondan kurtulamazsa ondan sonrakiler bundan daha zordur, daha şediddir." Hz. Osman devamla Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın şu sözünü de nakletti: "(Ahiret aleminden gördüğüm) manzaraların hiçbiri kabir kadar korkutucu ve ürkütücü değildi!" Rezin şu ziyadeyi kaydetti: "Hani der ki: "Hz. Osman radıyallahu anh'ın şu beyti irşad ettiğini işittim: "Eğer ondan necat buldunsa, büyük musibetten kurtuldun, Aksi halde senin kurtulacağını hayal etmem."

Kaynak:  Tirmizi, Zühd 5, (2309).

Konu:  Ölüm


5457-)  Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Şu ayet ininceye kadar kabir azabından şüphelenmeye devam etmiştik. (Mealen): "Sayınızın çokluğuyla övünmek sizi oyaladı. Öyle ki, kabirleri ziyaret ettiniz."

Kaynak:  Tirmizi, Tefsir Tekasür, (3352).

Konu:  Ölüm


5458-)  Hz. Aişe radıyallahu anha'nın anlattığına göre, bir yahudi kadın, yanına girdi. Kabir azabından bahsederek: "Seni kabir azabından Allah korusun!" dedi. Aişe de Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a kabir azabından sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Evet, kabir azabı haktır. Onlar kabirde azap çekerler, onların azabını hayvanlar işitir!" buyurdu. Hz. Aişe der ki: "Bundan sonra Aleyhissalatu vesselam'ı namaz kılıp da, namazında kabir azabından istiaze etmediğini hiç görmedim."

Kaynak:  Buhari; Cenaiz 89; Müslim, Mesacid 123, (584); Nesai, Cenaiz 115, (4,104,105).

Konu:  Ölüm


5459-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor "Resûlullah aleyhissalatu vesselam (bir gün) iki kabre uğradı ve: "(Bunlarda yatanlar) azab çekiyorlar. Azabları da büyük bir günahtan değil" buyurdular. Sonra sözlerine şöyle devam ettiler: "Evet! Biri, nemimede (laf getirip götürmede) bulunurdu. Diğeri de idrar sıçrantısına karşı korunmazdı." Aleyhissalatu vesselam sonra yaş bir hurma dalı istedi, ikiye böldü. Birini birinin üzerine dikti, birini de öbürünün üzerine dikti. Sonra da: "Belki bunlar yaş kaldıkça azapları hafifler!" buyurdular."

Kaynak:  Buhari, Vudû 55, 56, Cenaiz 82, 89, Edeb 46, 49; Müslim, Taharet 111, (292); Tirmizi, Taharet 53, (70); Ebu Davud, Taharet 11, (20,21); Nesai, Taharet 27, (1, 28-30).

Konu:  Ölüm


5460-)  İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sizden biri ölünce, kendisine akşam ve sabah (cennet veya cehennemdeki) yeri arzedilir. Cennet ehlinden ise, (yeri) cennet ehlinin (yeridir), ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin (yeridir). Kendisine: "Allah seni Kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur!" denilir."

Kaynak:  Buhari, Cenaiz 90, Bed'ü'l-Halk 8, Rikak 42; Müslim, Cennet 65, (2866); Muvatta, Cenaiz 47, (1, 239); Tirmizi, Cenaiz 70, (1072); Nesai, Cenaiz 116, (4, 107).

Konu:  Ölüm


5461-)  Zeyd İbnu Sabit radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam, bizimle birlikte, Beni Neccar'a ait bir bahçede bulunduğu sırada bindiği katır, onu aniden saptırdı, nerdeyse (sırtından yere) atacaktı. Karşısında beş veya altı kabir vardı. Aleyhissalatu vesselam: "Bu kabirlerin sahiplerini bilen var mı?" buyurdular. Bir adam: "Ben biliyorum!" deyince, Aleyhissalatu vesselam: "Ne zaman öldüler?" dedi. Adam: "Şirk devrinde!" deyince Aleyhissalatu vesselam; "Bu ümmet kabirde fitneye maruz kılınacak. Eğer birbirinizi defnetmemenizden korkmasaydım şahsen işitmekte olduğum kabir azabını size de işittirmesi için Allah'a dua ederdim" buyurdular ve sonra şunları söylediler: "Kabir azabından Allah'a sığının!" Oradakiler: "Kabir azabından Allah'a sığınırız!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem azabından da Allah'a sığının!" dedi "Cehennem azabından Allah'a sığınırız" dediler. "Fitnelerin açık ve kapalı olanından Allah'a sığının!" dedi. "Açık ve kapalı her çeşit fitneden Allah'a sığınırız!" dediler. "Deccal'ın fitnesinden Allah'a sığının!" buyurdu. "Deccal'ın fitnesinden Allah'a sığınırız!" dediler."

Kaynak:  Müslim, Cennet 67, (2867).

Konu:  Ölüm


5462-)  Ebu Eyyub el-Ensari radıyallahu anh anlatıyor: "Güneş battıktan sonra, Resûlullah aleyhissalatu vesselam çıkmıştı, bir ses işitti: "Bu, kabirlerinde azab çeken yahudiler(in sesidir)!" buyurdular."

Kaynak:  Buhari, Cenaiz 88; Müslim, Cennet 69, (2869); Nesai, Cenaiz 114, (4, 102).

Konu:  Ölüm

<<İlk <Önceki 1 2 3 4 [5] 6 7 8 9 Sonraki> Son>>

 


Diğer Sitelerimiz



İletişim