İnternetteki
En Kapsamlı
Hadis Arama Motoru

Videolar


Namaz Konulu Hadisler - Sayfa 6


2787-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleylhissalatu vesselam) ile birlikte (birgece) namaz kıldım. Soluna duruvermiştim, perçemimden tutarak sağına koydu."

Kaynak:  Buhari, Ezan 57, Amel fi 's-Salat 1, Tefsir, Al-i İmran 17-20;Müslim,Salatu'1-Müsafirin 181, (763) ; Muvatta, Salatu'l-Leyl 11;Ebu Davud, Salat 70, (610, 611 );Tirmizi, Salat 171;Nesai, İmamet 45, (2, 104) ; İbnu Mace, İkametu's-Salat 44, (973).

Konu:  Namaz


2788-)  Alkame ve el-Esved dediler ki: "İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) 'un yanına girmek için kendisinden müsaade istedik. Bize izin verdi. Sonra kalkıp ikimizin arasında namaz kıldı. Sonra da: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın böyle yaptığını gördüm '' dedi. ''

Kaynak:  Müslim, Mesacid 26, (534) ; Ebu Davud, Salat 71, (613) ; Nesai, Mesacid 27, (2, 49-50) ; İftitah 90, (2, 183 ).

Konu:  Namaz


2789-)  Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Erkeklerin teşkil ettiği safların en hayırlısı birinci saftır. En kötüsü de en son saftır. Kadınların teşkil ettikleri safların en hayırlısı en son saftır, en kötüsü de en öndekidir."

Kaynak:  Müslim, Salat 132, (440); Ebu Davud, Salat 98, (678); Tirmizi, Salat 166, (224); Nesai, İmamet 32, (2, 93).

Konu:  Namaz


2790-)  Nu 'man İbnu Beşir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ya saflarınızı düzeltirsiniz ya da Allah kalplerinize muhalefet atar -veya yüzlerinize. . ." -demişi.''

Kaynak:  Buhari, Ezan 71, Müslim, Salat 127, (436); Ebu Dvud, Salat 94, (662, 663); Tirmizi, Salat 167, (227) ; Nesai, İmamet 25, (2, 89).

Konu:  Namaz


2791-)  Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Saflarınızı düzgün kılın, zira safların düzeltilmesi namazın kemalini(i sağlayan şartlar)dandır.''

Kaynak:  Buhari, Ezan 132, 72, 74, 76 ;Müslim, Salat 124, (433, 434); Ebu Davud, Salat 94, (667-671); Nesai, İmamet 27, 28, 30, (2, 91).

Konu:  Namaz


2792-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Safları düz kılın, omuzları bir hizaya getirin, aradaki boşlukları kapatın, kardeşlerinizin (sizi düzeltmeye çalışan) ellerine karşı nezaketli olun. Arada şeytan gedikleri bırakmayın. Kim safa kavuşursa Allah ona kavuşur. Kim de saftan koparsa Allah da ondan kopar.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 94, (666); Nesai, İmamet 31, (2, 93).

Konu:  Namaz


2793-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizin en hayırlınız, namazda omuzları en yumşak olandır. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 94, (672).

Konu:  Namaz


2794-)  Vabisa ­İbnu Ma 'bed (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir adam gördü, safın gerisinde tek başına namaz kılıyordu. Ona namazını yeniden kılmayı emretti."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 100, (682); Tirmizi, Salat 170, (230).

Konu:  Namaz


2795-)  Ebu Sa 'id (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Ashabında bir gerileme görmüştü: "İlerleyin bana uyun. Sizden sonrakiler de size uysunlar. Bir kavim gerilemeye devam eder eder de Allah da onları geriletiverir '' buyurdu. ''

Kaynak:  Müslim, Salat 130, (438); Ebu Davud, Salat 98, (680); Nesai, İmamet 17, (2, 83).

Konu:  Namaz


2796-)  Cabir İbnu Semüre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: " Meleklerin Rabbleri indinde saf tutmaları gibi siz de saf tutmaz mısınız?" Biz: "Melekler nasıl saf tutarlar? '' dedik. "Onlar dedi, ön safları tamamlarlar ve safda muntazam dururlar."

Kaynak:  Müslim, Salat 119, (430) ; Ebu Davud, Salat 94, (661 ) ; Nesai, İmamet 2 8, (2, 92).

Konu:  Namaz


2797-)  Ebu Hüreyre (radıyallhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Eğer birinci safta ne olduğunu bilseydiniz, mutlaka kur'a çekilirdi."

Kaynak:  Müslim, Salat 131, (439).

Konu:  Namaz


2798-)  Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "İmam, kendisine uyulmak için meşru kılınmıştır. Öyleyse o tekbir getirdi mi siz de tekbir getirin. Rükûya gidince siz de rükûya gidin. "Semi'allahu li-men hamideh" (Allah kendisine hamdedeni işitir) deyince "Allahümme Rabbena leke'l-hamd'' (Ey rabbimiz hamdler sanadır) deyin. O ayakta namaz kılarsa siz de ayakta kılın, oturarak kılarsa siz de hepiniz oturarak namaz kılın.''

Kaynak:  Buhari, Ezan 74, 82 ; Müslim, Salat 86-89, (414-417); Ebu Davud, Salat 69, (603, 604) ; Nesai, İftitah 30, (2, 141-142).

Konu:  Namaz


2799-)  Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Sizden biri, rüku ve secdede başını imamdan önce kaldırdığı zaman Cenab-ı Hakk'ın, (Kıyamet günü) başını eşek başına veya sûretini eşek sûretine çevire(rek dirilte)ceğinden korkmaz mı? ''

Kaynak:  Buhari, Ezan 53; Müslim, Salat 114, (427); Ebu Davud, Salat 76, (623); Tirmizi, Salat 409, (582); Nesai, İmamet 38, (2, 96).

Konu:  Namaz


2800-)  Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) şunu söylemiştir: "Başını imamdan önce kaldırıp indiren kimsenin alnı şeytanın elindedir. ''

Kaynak:  Muvatta, Salat 57,(1, 92).

Konu:  Namaz


2801-)  Bera (radıyallahu anh) anlatıyor: "Biz, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte namaz kılarken, o "semi'allahu li-men hamideh" deyince, bizden kimse, Resulullh (aleyhissalatu vesselam) alnını yere koyuncaya kadar, sırtını eğmezdi. "

Kaynak:  Buhari, Ezan 52, 91, 133; Müslim, Salat 198, (474);Ebu Davud, Salat 75, (620, 621, 622); Tirmizi, Salat 208, (281); Nesai, İmamet 38, (2, 96).

Konu:  Namaz


2802-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir kimse, namazdan tek rek'ati imamla kılabilmişse, namazın tamamını beraber kılmış gibi olur. ''

Kaynak:  

Konu:  Namaz


2803-)  Ebu Davud'un bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: "Siz namaza gelince biz secdede isek hemen secdeye katılın, fakat onu (rek'at veya başka) bir şey saymayın, tek rek'ate kavuşan namaza kavuşmuş sayılır. ''

Kaynak:  Ebu Davud

Konu:  Namaz


2804-)  Muvatta'nın rivayetinde şöyledir: "Rek'ate kavuşan secdeye kavuşur. Kim Fatiha'ya yetişemezse, pek çok hayrı kaçırmış demektir.

Kaynak:  Buhari, Mevakitu's-Salat 29; Müslim, Mesacid 162, (607) ; Muvatta, Vukûtu's-Salat 18, (1, 11); Ebu Davud, Salat 156, (893).

Konu:  Namaz


2805-)  Hz. Ali ve Hz. Mu'az (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Siz mescide geldiğinizde (cemaatle namaza başlanmış ise), imam (kıyam, rükû, secde, kuûd) hangi hal üzere olursa olsun hemen uyun ve yapmakta olduğunu yapın.''

Kaynak:  Tirmizi, Salat 414, (591); Ebu Davud, Salat 28, (506).

Konu:  Namaz


2806-)  Hemmam İbnu'l-Haris anlatıyor: "Huzeyfe (radıyallahu anh) Medain şehrinde yüksekçe bir yerde durarak cemaate imam olmuştu. Ebu Mes 'ud kamisinden tutarak onu çekti. Namazdan çıkınca, Ebu Mes'ud: "İnsanların bundan men edildiklerini bilmiyor musun?" dedi. Öbürü: "Evet, ancak siz beni (gömleğimden tutup) çekince hatırladım!'' dedi.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 67, (597).

Konu:  Namaz


2807-)  Ebu Hazım İbnu Dinar (rahimehullah) anlatıyor: "Sehl İbnu Sa'd'a bir grup insan Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) 'in minberinin hangi ağaçtan yapıldığı hususunda münakaşa etmek üzere geldiler. Sehl: "Ben onun hangi ağaçtan yapıldığını, kimin yaptığını, Efendimiz aleyhissalatu vesselam'ın hangi gün üzerine oturduğunu biliyorum!'' dedi ve açıkladı: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ensardan falanca kadına bir adam gönderdi: "Marangoz kölene söyle, bana ahşaptan münasib bir şey yapsın da üzerine çıkıp halka hitabette bulunayım'' dedi. Köle de O'na şu üç basamaklı şeyi imal ediverdi. Sonra Resulullah (aleyhissalatu vesselam), bunun şu yere konmasını emretti. Mezkur minber, el-Gabe'nin ılgın ağacından yapılmıştı. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) minberin üzerine çıkıp namaza durdu ve tekbir getirdi, cemaat de O 'nunla birlikte arkasından tekbir getirdi. Sonra nükûya gitti, sonra geri geri gelerek minberden indi ve minberin dibinde secde yaptı, sonra namazdan çıktı, sonra halka yöneldi ve: "Ben bunu, bana uymanız ve namazımı bilmeniz için yaptım" buyurdu.

Kaynak:  Buhari, Salat 64,18, Cum'a 36, İ'tikaf 32, Hibe 3; Müslim, Mesacid 44, (544) ; Ebu Davud, Salat 221, (1080); Nesai, Mesacid 45, (2, 57-59).

Konu:  Namaz


2808-)  Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) geceleyin duvarları alçak olan hücresinde namaz kılardı. Halk bu sebeple aleyhissalatu vesselam'ın karaltısını (sülüetini) görürdü. Böylece onlar da kalkıp geceleyin, O 'na uyarak O'nunki gibi namaz kıldılar. Sabah olunca bu durumu konuştular. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ikinci gece de kalktı, halk da aynı şekilde yaptı. Üçüncügece de aynı şey tekerrür etti. Bundan sonra Resulullah oturdu ve çıkmadı. Sabah olunca durumu medar-ı bahs ettiler, sebebini sordular. Efendimiz şu cevabı verdi: "Gece namazının sizlere farz olmasından korktum.''

Kaynak:  Buhari, Ezan 80 Libas 43 ; Ebu Davud, Salat 243, ( 1126).

Konu:  Namaz


2809-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İkametin okunduğunu duydunuz mu namaza yürüyün. Sakin ve vakûr olmayı unutmayın. Sakın koşuşmayın. Yetiştiğiniz yerden kılın, kaçırdığınız kısmı tamamlayın."

Kaynak:  Buhari, Ezan 23,Cum'a 18; Müslim, Mesacid 151, (602); Muvatta, Salat 4, (1, 68-69); Ebu Davud, Salat 55, (572-573) ; Tirmizi, .Salat 244, (327) ; Nesai, İmamet 57, (2,114-115).

Konu:  Namaz


2810-)  Esma Bintu Ebi Bekr (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ı işittim, kadınlara diyordu ki: "Sizden kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa, erkekler başlarını kaldırıncaya kadar başını yerden kaldırmasın, böylece erkeklerin avretlerini görmekten korunmuş olur.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 146, (851 ).

Konu:  Namaz


2811-)  Ubadetu 'bnu 's-Samit (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bize, içinde Kur'an ın cehren okunduğu bir namaz kıldırdı. Namazda kıraatta bir iltibasta bulundu. Namazdan çıkınca yüzünü bize çevirdi ve: " Kıraatı cehren okuduğum zaman siz de okuyor musunuz? '' diye sordu. Bazılarımız: "Evet bunu yapıyoruz !'' dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Sakın ha! Ben kendi kendime: "Kim, ben okurken okuyarak benden okumayı kapmaya çalışıyor?" diyordum. Kur'an'ı cehren okuduğum zaman, Kur'an'dan Fatiha hariç hiçbir şeyi okumayın!" buyurdular. "

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 136, (823, 824); Tirmizi, Salat 232, (311); Nesai, İftitah 29, (2), 141.

Konu:  Namaz


2812-)  İmran İbnu Husayn (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) öğle namazına durdu. Bir adam da arkasında Sebbihisme Rabbike'l A'la sûresini okumaya başladı. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namazdan çıkınca: "Kimdi okuyan?" diye sordu. Adam: "Bendim! '' dedi. Bunun üzerine: "Hakikaten anladım ki biriniz bunu benden cezbedip aldı.''

Kaynak:  Müslim, Salat 47, (398); Ebu Davud, Salat 138, (828); Nesai, İftitah 27, 28, (2,140-141).

Konu:  Namaz


2813-)  Müsevver İbnu Yezid el-Maliki (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namazda (cehri olarak) kıraatte bulunuyordu. Birkısmı okumayı terketti. (Namazdan sonra, cemaatten) bir adam: " Allah 'ın Resûlü, şu şu ayetleri okumayı terkettiniz!'' dedi. Resulullah: " Niye bana hatırlatmadın? '' buyurdular.'' Bir rivayette şu ziyade gelmiştir: "(Adam). . . ben onların neshedildiğini zannetmiştim. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 163, (907).

Konu:  Namaz


2814-)  Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ey Ali, namazda (takılırsa) imamı açma!"

Kaynak:  Ebu Davud. Salat 164, (903).

Konu:  Namaz


2815-)  Bişr İbnu Mahcan babasından anlattığına göre, babası (Mahcan) Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın meclisinde idi. O sırada namaz için ezan okundu. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kalktı, namaz kıldı ve döndü. Mahcan hala yerindeydi. "Herkesle beraber namaz kılmana mani olan şey nedir, sen müslüman değil misin?" diye sordu. Mahcan: "Elbette müslümanım, ancak ben ailemle namazımı kılmıştım! '' dedi. Efendimiz: "Mescide geldiğin zaman namaza kalkılırsa kılımış bile olsan cemaatle birlikte sen de kıl!" buyurdu."

Kaynak:  Muvatta, Salatu'l-Cema'a 8, (1,132); Nesai, İmamet 53, (2, 112).

Konu:  Namaz


2816-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma)'in anlattığın göre, bir adam kendisine sordu: "Ben evde namazımı kılıp sonra da imamla namaza yetişiyorum; onunula da namaz kılayım mı?,'' "Evet! '' deyince adam tekrar. sordu: "Peki, bunlardan hangisini (farz olan) namazım yapayım ? '' "Bu senin elinde mi? dedi, bu Allah'a kalmışıtır, dilediğini (asıl farz olan) namazın yerine sayar!"

Kaynak:  Muvatta, Salatu'l-Cema'a 9, (1, 133).

Konu:  Namaz


2817-)  Süleyman Mevla Meymûne 'nin İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) 'den naklettiğine göre, İbnu Ömer şunu anlatmıştır: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir günde aynı namazı iki sefer kılmayın."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 58, (579); Nesai, İmamet 56,(2, 114).

Konu:  Namaz


2818-)  Nafi (rahimehullah) anlatıyor: "İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) diyordu ki: "Kim akşamla sabahı kılar sonra da bu namazlarda imama yetişirse, onlara dönmesin. ''

Kaynak:  Muvatta, Salatu'l-Cema'a 12, (1, 133).

Konu:  Namaz


2819-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallalhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Namaz için ikamet okununca farzdan başka namaz yoktur (kılınmaz). ''

Kaynak:  Müslim, Müsafirin 63, (710) ; Ebu Davud, Salat 294, (1266); Tirmizi, Salat 312, (421); Nesai, İmamet 60, (2, 126).

Konu:  Namaz


2820-)  Rebi'a İbnu Ebi Abdirrahman (rahimehullah) anlatıyor: "İbnu Ömer (radıyallahu anhüma), mescide geldiği vakit, cemaat namazı kılmış ise hemen farza başlardı, ondan önce başka namaz kılmazdı."

Kaynak:  Muvatta, Kasru's-Salat 75, (1, 168).

Konu:  Namaz


2821-)  Abdullah İbnu Amr İbni 'l-As (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İmam namazı kılıp teşehhüdü tamamladıktan sonra, selam vermezden önce hades vaki olsa (yani abdesti bozulsa), namazı tamamlanmıştır, namazını tamamlayan cemaatteki diğer kimselerin namazı da tamamlanmıştır.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 74, (617); Tirmizi, Salat 300 (408).

Konu:  Namaz


2822-)  Hz. Ebu Hüreyre anlatıyor: ''Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "(İmamlar) sizin için kılarlar. Doğru kılarlarsa (sevabı) sizedir. Hatalı kılarlarsa (sizin namazınızın sevabı) sizedir, hata onların aleyhlerinedir."

Kaynak:  Buhari, Ezan 55.

Konu:  Namaz


2823-)  Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim cum'a günü cenabet guslü ile gusül yapar, sonra cum'aya giderse sanki bir deve kurban etmiş gibi (sevaba nail) olur. Kim ikinci saatte giderse bir sığır kurban etmiş gibi (sevaba nail) olur.Kim üçüncü saat giderse boynuzlu bir davar kurban etmiş gibi (sevaba nail) olur. Kim dördüncü saat giderse bir tavuk kurban etmiş gibi (sevaba nail) olur. Kim beşinci saatte giderse bir yumurta tasadduk etmiş gibi (sevaba nail) olur. İmam (hutbeye) çıkınca melekler hazır olur, zikri dinlerler."

Kaynak:  (Buhari, Cum'a4,19; Müslim, Cum'a 10, (850); Muvatta, Cum'a 1, (1,101); Ebu Davud, Taharet 129, (351); Tirmizi, Salat 358, (499); Nesai, Cum'a 14, (3, 99); İbnu Mace, İkamet 82, (1092).

Konu:  Namaz


2824-)  Bir rivayette şöyle denmiştir: "Cuma günü olunca, mescidin her bir kapısında melekler vardır. İlk gelenleri sırayla yazarlar. İmam (minbere) oturunca defterleri kapatıp, zikri dinlemeye giderler."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 24, (850).

Konu:  Namaz


2825-)  Evs İbnu Evs es-Sakafi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Kim (cuma günü) yıkar ve yıkanırsa, kim erkenden (mescide) gider ve hutbenin başına yetişirse, yürür ve binmezse, imama yakın durur, dinler, malayani söz etmezse ona her bir adım için bir yıllık amelin oruçları ve namazlarıyla sevabı yazılır.'' Ebu Davud der ki: "Mekhûl'e "gassele" ve "igtesele" den sorulmuştu şu cevabı verdi: "Bundan maksad başını ve bedenini yıkamaktır.'' Sa'id İbnu Abdilaziz de aynı şeyi söyledi. "Hanımıyla cinsi münasebette bulunarak onu da yıkanmaya muhtaç kıldı demektir. Böyle yapmak, namaza çıkınca, gözlerin korunmasında en elverişli vasıtadır." "İgtisele" ise cimadan sonraki yıkanmadır. "Bekkere" ilk vaktinde namaza gitmektir. "İbtekere" hutbenin başına yetişmektir.

Kaynak:  Ebu Davud, Taharet 129 (345, 346); Tirmizi, Salat 356, (496); Nesai, Cum'a 12, (3, 97); İbnu Mace, İkamet 80, (1027); Buhari, Cum'a 6.

Konu:  Namaz


2826-)  Abdullah İbnu Amr İbni'l As (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cum'a namazına üç (grup) insan katılır: 1) Kişi var, namaza katılır, boş konuşma yapar. Bunun namazdan hissesi, o konuşmasıdır. 2) Kişi var namaza gelir dua eder. Bu kimse Allah'a duada bulunmuştur, Allah dilerse onun istediğini hemen verir, dilerse vermez. 3) Kişi vardır, namaza gelir sadece dinler ve sükût eder, mü'minlerin arasından yararak geçmez, kimseye eza vermez. Onun bu namazı, daha önce geçen cum'a'ya ve fazladan da üç güne kadar (günahlarına) kefarettir. Bu hal Cenab-ı Hakk'ın şu sözüne binaendir: "Kim bir hayır yaparsa bu kendisinden on misliyle kabul edilir" (En'am 160).

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 235, (1113).

Konu:  Namaz


2827-)  Hz. Ali (radıyallalhu anh) Kûfe 'de hutbe verirken minberden şöyle seslenmiştir: "Cum 'a günü olunca şeytan çarşı ve pazara erkenden bayraklarıyla gider, insanlara binbir engel çıkararak mani olmaya, onları cuma'dan (hiç olmasa) geciktirmeye çalışır. Melekler de erkenden gidip mescidin kapılarına dururlar. Gelenleri birinci saatte gelenler, ikinci saatte gelenler diye yazarlar. Bu hal imam (hutbeye) çıkıncaya kadar devam eder. Kişi mescidde, imamı görüp, dinleyebileceği biryere oturup, can kulağıyla dinledi ve konuşmadı mı, kendisine iki kat sevap vardır. Kişi uzakta kalır ve imamı dinleyemiyeceği bir yere oturur, sessiz durur ve konuşmazsa bir hisse sevap alır. Eğer, imamı görüp dinleyebileceği bir yere oturur fakat boş konuşma yapar, sessiz kalmazsa, ona iki hisse vebal yazılır. Eğer, dinleme ve görme imkan nı olmayan bir yere oturur ve boş konuşur ve sessiz kalmazsa, ona bir hisse vebal vardır. Kim de yanındaki arkadaşına cum'a günü "sus!'' derse "boş konuşmuş'' olur. Kim de boş konuşur ise, o cumadaki sevaptan nasibsiz kalır. '' (Hz. Ali) konuşmasının sonunda şunu söyledi:"Ben bunu Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'dan işittim.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 209, (1051).

Konu:  Namaz


2828-)  Tarık İbnu Şihab (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Cum'a namazı, dört kişi hariç geri kalan her müslüman üzerine cemaat içinde yapması gereken vacib bir hakk'dır. Cumadan istisna edilen bu dört kişi şunlardır: Köle, kadın, çocuk ve hasta."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 215, (1067).

Konu:  Namaz


2829-)  Abdullah İbnu Amr İbni 'l-As (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki : "Ezanı her işitene cuma farzdır."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 212, (1056).

Konu:  Namaz


2830-)  Hz. Hafsa (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Her ihtilam olan erkeğe cum ' aya gitmek vacibtir. Cum'aya her gidene de gusül vacibtir."

Kaynak:  Ebu Davud, Taharet 129, (342); Nesai, Cum'a 2, (3, 89).

Konu:  Namaz


2831-)  Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cum'a, geceleyin ailesine dönebilen herkese farzdır."

Kaynak:  Tirmizi, Salat 360, (502).

Konu:  Namaz


2832-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uyurdularki: "Cum'a namazından veya başkasından bir rek'ate yetişenin namazı tamam olmuştur."

Kaynak:  Nesai, Mevakit 30, (1, 274, 275).

Konu:  Namaz


2833-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:"Cum'a namazından bir rek'ate yetişen, cuma namazına yetişmiştir. ''

Kaynak:  Nesai, Cum 'a 41, (3, 112, 113 ).

Konu:  Namaz


2834-)  Kuba ahalisinden bir adam-Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'la sohbet etme şerefine ermiş bulunan babasından naklen demiştir ki: ''Resulullah bize Kuba 'dan (gelerek Medine 'de) cum'a namazına katılmamızı emretti.''

Kaynak:  Timizi, Salat 360, (501).

Konu:  Namaz


2835-)  Ebu'l-Ca'd ed-Damri (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki :" Kim önemsemiyerek üç cumayı terkedecek olursa, Allah onun kalbini mühürler."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 210, (1052); Tirmizi, Salat 359, (500) ; Nesai, Cum'a 2, (3,88).

Konu:  Namaz


2836-)  Semüre İbnu Cündüb (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Cum'a namazını özürsüz olarak kim terkedecek olursa bir dinar para tasadduk etsin, (bu kadar) bulamazsa, yarım dinar tasadduk etsin. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 211, ( 1053-1054) ; Nesai, Keffaret 3, (3, 89) ; İbnu Mace, İkamet 93, (112 8).

Konu:  Namaz


2837-)  Ebu'l-Melih, ismi Umayr İbnu Amir el-Hüzeli (radıyallahu anh) olan babasından naklen anlattığına göre, babası Hudeybiye seferi sırasında bir cuma günü, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte bulunmuştur. O gün, ayakkabılarının altını ıslatmayacak kadar yağmur yağmış, bunun üzerine.Efendimiz, herkesin yerlerinde namaz kılmalarını emir buyurmuştur.''

Kaynak:  Ebu Davud Salat 213, (1058, 1059); Nesai, İmamet 51, (2, 111).

Konu:  Namaz


2838-)  Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: ''Resulullah (aleyhissalatu vesselam), cum'ayı (öğleyin) güneş meyl edince kılardı. ''

Kaynak:  Buhari, Cum'a 16, Ebu Davud,. Cum'a 224, (1084); Tirmizi, Salat 361, (503).

Konu:  Namaz


2839-)  Buhari nin bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir : "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) soğuk şiddetlenince namazı erken (ilk vaktinde) kılardı. Sıcak şiddetlenince namazı yani cum'a'yı (öğleyin biraz) serinleyince kılardı.''

Kaynak:  Buhari, Cum'a 16.

Konu:  Namaz


2840-)  Sehl İbnu Sa 'd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Biz Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'la cum 'ayı kılar, sonra da kaylûle (öğle uykusu) yapardık.'' Diğer bir rivayette : "Biz, ancak cum 'a namazından sonra kaylûle yapıyor yemek yiyorduk '' denmiştir. Tirmizi ve Muvatta dışındaki diğer kitaplarda Seleme İbnu 'l-Ekva 'dan gelen bir rivayette: "Sonra cuma 'dan çıktığımızda duvarların diplerinde, gölgelenebileceğimiz bir gölge olmazdı'' denmiştir.

Kaynak:  Buhari, Cum'a 40, 41, Hars 21, Et'ime 17, İsti'zan 16, 39; Müslim, Cum'a 30, (859); Ebu Davud, Cum'a 224, (1086); Tirmizi, Salat 378, (525).

Konu:  Namaz


2841-)  es-Saib İbnu Yezid (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullalh (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ebu Bekir ve Hz: Ömer (radıyallahu anhüma) devirleride cuma namazının ilk ezanı, imam minbere oturunca okunurdu. Ancak Hz. Osman zamanı olup cemaat artınca, emri üzerine (Medine çarşısında) Zevra nam yerde üçüncü bir ezan daha okundu. (Cum'a ezanı işi) bu şekilde sabitleşti.''

Kaynak:  Buhari, Cum'a 21, 22, 24, 25 ; E bu Davud, Salat 225 ; Tirmizi, Salat 372, (516) ; Nesai, Cum'a 15, (3, 100, l01).

Konu:  Namaz


2842-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vessalam) iki hutbe okurdu. Minbere çıkınca otururdu. (Bu esnada müezzin ezan okurdu). Müezzin ezanı bitirince kalkar ve hutbeyi okur, sonra tekrar oturur ve (bu sırada) konuşmazdı. Sonra kalkar (ikinci defa) hutbe okurdu."

Kaynak:  Buhari, Cum'a 30, 27; Müslim, Cum'a 33, (861); Ebu Davud, Salat 227, ( 1092) ; Tirmizi, Salat 363, (506) ; Nesai, Cum'a 33, (3, 109).

Konu:  Namaz


2843-)  Nesai'nin rivayetinde: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ayakta iki hutbe verir, bunların arasını (kısa) bir oturuşla ayırırdı" denmiştir.

Kaynak:  Nesai, Cum'a (3, 109).

Konu:  Namaz


2844-)  Müslim ve Nesai 'nin Ka 'b İbnu Ucre (radıyallahu anh) 'ı yaptıkları bir rivayete göre Ka'b, Mescide girince Abdurrahman İbnu Ümmi'l Hakem 'i oturarak hutbe verir görmüş ve derhal müdahale etmiştir: "Şu habise bakın hele! Oturarak hutbe veriyor. Halbuki Cenab-ı Hakk Kitab-ı Mübin'inde (mealen): "Onlar bir ticaret, yahud bir oyun bir eğlence gördükleri zaman ona yönelip dağıldılar ve seni ayakta bıraktılar" (Cum'a 11) buyurmuştur."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 39, (864).; Nesai, Cum'a 18,(3,102).

Konu:  Namaz


2845-)  Umare İbnu Rüveybe (radıyallahu anh) 'nin anlattığına göre, Bişr İbnu Mervan'ı, minberde ellerini kaldırarak hutbe verirken görmüş ve derhal müdahale etmiştir: "Allah şu iki kısa elin belasını versin. Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ı (hutbe verirken) gördüm, eliyle şundan fazla kaldırmazdı '' dedi ve şehadet parmağıyla işaret etti.''

Kaynak:  Müslim, Cum'a 53, (874); Ebu Davud, Salat 230, (1104); Tirmizi, Salat 371, (515); Nesai, Cum'a 29, (3, 108).

Konu:  Namaz


2846-)  Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hutbe verdi mi gözleri kızarır, sesi yükselir, öfkesi artardı. Sanki bir orduya "Düşmanınız akşama veya sabaha size baskın yapacak!'' diye tehlikeyi haber veren komutan gibi (fevkalade ciddi bir eda ile): "Ben size, Kıyamet şu iki parmak kadar yakınlaşmış olduğu bir zaman da peygamber gönderildim '' der ve şehadet parmağı ile orta parmağını birbirine yaklaştırarak gösterir, sözlerine şöyle devam ederdi: "Emma bad! Bilesiniz, sözlerin en hayırlısı Kitabullah'tır. En güzel yol da Muhammed'in yoludur. İşlerin en şerlisi de sonradan ihdas edilenlerdir. Her bid'at dalalettir." Ayrıca şunları da söyledi: "Ben her mü'mine kendi nefsinden daha yakınım. Nitekim, kim bir mal bırakırsa bu ailesi içindir. Kim bir borç veya (bakıma muhtaç) horanta bırakırsa bu bana aittir ve benim üzerimedir."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 43, (867); Nesai, İydeyn 22, (3, 188, 189).

Konu:  Namaz


2847-)  İbnu Mes 'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) teşehhüd okuyunca şu mealde zikirde, duada bulunurdu: "Hamd Allah'adır, O'na sığınır, O'ndan mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden de O'na sığınırız. Allah kime hidayet verirse onu kimse sapıtamaz, kimi de sapıtırsa onu kimse hidayete götüremez. Şehadet ederim ki, Allah'tan başka ilah yoktur. Yine şehadet ederim ki, Muhammed O'nun kulu ve Resûlüdür. O'nu hak ile, Kıyametten önce müjdeleyici ve korkutucu olarak gönderdi. Kim Allah ve Resûlüne itaat ederse doğru yolu bulmuştur. Kim de o ikisine isyan ederse, (bilsin ki) sadece kendisine zarar verir, Allah'a hiç bir zarar verermez." Bir rivayette hadise şu ziyadeyi yaptıktan sonra gerisini aynen rivayet etmiştir: "....Cum'a günü teşehhüd'den sonra.....''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 229, (1097, 1098).

Konu:  Namaz


2848-)  Cabir İbnu Semüre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın namazı vasattı, hutbesi de vasattı.''

Kaynak:  Müslim, Cum'a 41 (866); Ebu Davud, Salat 229, (1101); Nesai, Cum'a 35, (3, 110).

Konu:  Namaz


2849-)  Ebu Vail (radayallahu anh) anlatıyor:Ammar bize hitabetmişti. (Konuşmasını) veciz ve beliğ yaptı. Minberden inince: "Ey Ebu'l- Yakzan beliğ ve veciz konuştun! Keşke biraz daha nefesleseydiniz (uzatsaydını)!'' dedik. Bize şu cevabı verdi: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ı dinledim, şöyle buyurmuştu: " Kişinin namazının uzunluğu ve hutbesinin kısalığı onun fıkhının (ilminin) alametidir. Öyle ise, hutbeyi kısa tutun, namazı uzun (zira, beyanda sihir var)."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 47, (869); Ebu Davud, Salat 231, (1106).

Konu:  Namaz


2850-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İçerisinde teşehhüd bulunmayan her hutbe kesik bir el gibidir. ''

Kaynak:  Tirmizi, Nikah 16, (1106) ; Ebu Davud, Edeb 22, (4841).

Konu:  Namaz


2851-)  Ebu Davud'un diğer bir rivayetinde: "Allah'a hamd ile başlamayan her kelam kesiktir" denmiştir.

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 21, (4840).

Konu:  Namaz


2852-)  Semure İbnu Cündüb (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Zikr (yani hutbe) sırasında hazır bulunun, imama yakın olun. Zira kişi, uzaklaşmaya devam ede ede, girse bile cennette de geri kalır.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 232, (1108).

Konu:  Namaz


2853-)  Ebu Rifa 'a el-Adevi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a geldim. Hutbe veriyordu. Ben : "Ey Allah'ın Resûlü! Yabancı ve dinini bilmeyen bir kimseyim, sizden dinimin ne olduğunu soruyorum! '' dedim. Bunun üzerine bana yöneldi, hutbesini bırakarak yanıma kadar geldi. Kendisine bir sandalye getirildi. Zannedersem ayakları demirdendi. Üzerine oturdu. Hemen Allah 'ın kendisine öğrettiklerinden bana öğretmeğe başladı. Sonra tekrar hutbesine dönerek, sonunu tamamladı."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 60, (876); Nesai, Zinet 123, (8,220).

Konu:  Namaz


2854-)  Hz. Osman (radıyallahu anh) hutbelerine çoğu kere şu husûsu hatırlatarak başlardı: "İşitin, kulak verin. Zira işiterek, kulak verenle işitmeden kulak verenin sevaptan hissesi birdir.''

Kaynak:  Müslim, Cum'a 8, (1, 104).

Konu:  Namaz


2855-)  Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cum'a günü, imam hutbe okurken, sen (yanıbaşında konuşan) arkadaşına: "Sus!" desen boş laf etmiş olursun."

Kaynak:  Buhari,Cum'a, 36; Müslim, Cum'a, 11, (851); Muvatta, Cum'a, 6, (1, 103); Ebu, Davut. Salat, 235, (1112); Tirmizi, Salat, 368, (512); Nesai, Cum'a, 22, (3, 103, 104).

Konu:  Namaz


2856-)  Ubeydullah İbnu Ebi Rafi (rahimehullah) anlatıyor: "(Emevi halifelerinden) Mervan, Ebu Hüreyre, (radıyallahu anh) 'yi Medine 'ye halef tayin etti. Ebu Hüreyre, cum 'ayı kıldırdı ve birinci rek'atte, el-Hamd süresini okuduktan sonra Cum 'a suresini okudu. İkinci rek'atte ve iza caeke'l-Münafikun'u okudu. Dedi ki: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın bunları okuduğunu işittim.''

Kaynak:  Müslim, Cum'a 61, (877); Ebu Davud, Salat 242, (112); Tirmizi, Salat 374,(519).

Konu:  Namaz


2857-)  Semure İbnu Cündüb (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) cum 'a 'da Sebbihismi Rabbike'l-A 'la ve Hel etake hadisu'l-Gaşiye sûrelerini okurdu.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 242, (519); Nesai, Cum'a 39, (3, 111, 112).

Konu:  Namaz


2858-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) cum'a günü sabah namazında Elif lam-mim Tenzil 'i birinci rek 'atte; Hel Eta 'yı da ikinci rek'atte okurdu. Cum 'a namazında da Cum 'a ve Münafikûn sûrelerini okurdu."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 64, (879); Ebu Davud, Salat 218, (1074); Tirmizi, Salat 375, (520); Nesai, Cum'a 38, (3, 111).

Konu:  Namaz


2859-)  Ümmü Hişam Bintu Harise İbnu 'n-Nu 'man (radıyallalhu anha) anlatıyor: "Kaf ve'l Kur'ani'l-Mecid sûresini, cuma günü minber üzerinden her cum 'ada okurken Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın kendi dillerinden aldım."

Kaynak:  Müslim, Cum'a 52, (873); Ebu Davud, Salat.229, (1100); Nesai, Cum'a 28, (3, 107).

Konu:  Namaz


2860-)  Ya'la İbnu Ümeyye (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) minberde: (Zuhruf 77) diye okurken işitim."

Kaynak:  Buhari, Tefsir, Zuhruf 2, Bed'ü'l-Halk 6,10; Müslim, Cum'a 49, (871); Ebu Davud, Hurûf 1, (3992); Tirmizi, Salat 365, (508).

Konu:  Namaz


2861-)  Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Birinizin Harre'nin sırtında namaz kılması, onun için cum'a günü oturup oturup imam hutbeye başlayınca gelip cemaatin omuzlarını yararak cemaate katılmasından hayırlıdır.''

Kaynak:  Muvatta, Cum'a 18, (1, 110).

Konu:  Namaz


2862-)  Tirmizi'de Mu'az İbnu Enes 'ten merfu olarak şu rivayet kaydedilmiştir: "Cum'a günü kim cemaatin omuzlarını yararak ilerlerse cehenneme bir köprü ittihaz olunur. ''

Kaynak:  Tirmizi, Salat 369, (513).

Konu:  Namaz


2863-)  Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden kimse, cum'a günü kardeşini kaldırıp sonra da yerine oturmasın. Lakin: "Açılın" desin."

Kaynak:  Müslim, Selam 27-30, (2178).

Konu:  Namaz


2864-)  Nafi (rahimehullah) anlatıyor:"İbnu Ömer (radıyallahu anhüma)'i işittim, diyordu ki: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kişinin bir başkasını kaldırarak yerine oturmasını yasakladı.'' Nafi 'ye: "Bu yasak cum'a'ya mı mahsus?'' diye soruldu. "Cum'a ve diğer günlerde!'' diye cevap verdi.''

Kaynak:  Buhari, Cum'a 20, İsti'zan: 31, 32; Müslim, Selam 28, (2177).

Konu:  Namaz


2865-)  Mu 'az İbnu Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), cum'a günü imam hutbe verirken hubve tarzında oturmayı yasakladı."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 234, (1110); Tirmizi, Salat 370, (514).

Konu:  Namaz


2866-)  Şeddad İbnu Evs (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Muaviye (radıyallahu anh) ile Beytu'l-Makdis 'te hazır oldum. Bize cum 'a kıldırdı. Baktım ki, mescidde bulunanların çoğu Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın ashabı idi ve imam hutbe verirken ihtiba ederek oturmşlardı.''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 234 (1111).

Konu:  Namaz


2867-)  Amr İbnu Şu 'ayb an ebihi an ceddihi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), cum 'a günü namazdan önce cemaat teşkilini yasakladı. "

Kaynak:  Rezin ilavesidir. Ebu Davud'da gelen bir hadisin parçasıdır (Salat 220, ( 1079).

Konu:  Namaz


2868-)  Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam), cum'a günü minbere çıkınca: "Oturunuz!" dedi. Bunu İbnu Mes'ud (radıyallhu anh) işitince olduğuyere oturdu, tam mescidin giriş kapısını üstüydü. Resulullah (aleyhisalatu vesselam) onu bu halde gördü ve: "Gel! Ey Abdullah İbnu Mes'ûd!" buyurdu."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 226,(1091).

Konu:  Namaz


2869-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Cum'a günü biriniz (mescitte) uyuklayacak olursa oturduğu yeri değiştirsin. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 239, ( 1119); Tirmizi, Salat 379, (526).

Konu:  Namaz


2870-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın mescidinde kılınan cum 'adan sonra ilk kılınan cum 'a namazı, Bahreyn köylerinden olan Cuvasa'daki Abdü'l-Kays mescidinde kılınan namazdı."

Kaynak:  Buhari, Cum'a 11; Ebu Davud, Salat 216, (1068).

Konu:  Namaz


2871-)  Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Medine 'de öğle namazını Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile dört rek 'at kıldık. Mekke 'ye gitmek üzere yola çıkıp Zülhuleyfe 'ye gelince ikindiyi iki rek'at kıldı.''

Kaynak:  Buhari, Taksirû's-Salat 5, Hacc 24, 25, 27,117,119, Cihad 104,126; Müslim, Salatu'l- Müsafirin 11, (690); Ebu Davud, Salat 271, (1202) ; Tirmiz, Salat 391, (546); Nesai, Salat 17, ( 1, 237).

Konu:  Namaz


2872-)  Yine Hz. Enes (radıyallahu anh) 'in anlattığına göre kendisinden kasru's-salat yani namazın kısaltılması hakkında sorulmuştu. Şöyle cevap verdi: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) üç millik mesafeyi veya Şu'be'nin şekkine göre üç fersah mesafeyi dışarı çıktı mı iki rek'at kılar.''

Kaynak:  Müslim, Salatu'l-Müsafirin 12, (691); Ebu Davud, Salat 271, (1201).

Konu:  Namaz


2873-)  İmam Malik'e ulaştığına göre, İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) Mekke- Taif arasındaki kadar, Mekke- Usfan arasındaki kadar ve keza Mekke -Cidde arasındaki kadar mesafede namazı kasrediyordu.'' Malik der ki: "Bu mesafeler dört berid' dir."

Kaynak:  Muvatta, Kasru' s-Salat 15, (1, 148).

Konu:  Namaz


2874-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Medin'den Mekke 'ye gitmek üzere yola çıktı. Rabbülalemin'den başka hiç bir şeyden korkmuyordu. Yolda namazı ikişer ikişer (yani kasrederek) kıldı. ''

Kaynak:  Tirmizi, Salat 391, (547); Nesai, Taksiru's-Salat 1, (3,117).

Konu:  Namaz


2875-)  Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte Mekke 'ye gitmek üzere Medine 'den çıktık. Efendimiz yolda namazları ikişer ikişer kılıyordu. Medine 'ye dönünceye kadar hep böyle yaptı. '' Enes 'e: "Mekke 'de ne kadar kaldınız? '' diye sorulmuştu: "Orada on gün kıldık'' dedi. ''

Kaynak:  Buhari, Taksir 1, Megazi 52; Müslim, Salatu 'l-Müsafirin 15, (693) ; Ebu Davud, Salat 279, (1233); Tirmizi, Salat 392, (548); Nesai, Taksiru's-Salat 4, (3, 121).

Konu:  Namaz


2876-)  İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (Mekke 'de) ondokuz gün ikamet etti ve namazları kasretti. Biz de (bundan böyle) sefer yapıp ondokuz gün ikamet ettik mi namazları hep kasrederdik, ondokuzdan fazla kaldık mı artık dörde tamamlardık." Ebu Davud'un bir diğer rivayetinde "....Onyedi gün '' denmiştir. Nesai 'nin bir diğer rivayetinde: "Fetih senesinde Mekke 'de onbeş gün ikamet etti ve namazları bu esnada kasretti. "

Kaynak:  Buhari, Taksir 1, Megazi 52, Ebu Davud, Salat 279, (1230, 1231, 1232); Tirmizi, Salat 392, (549); Nesai, Taksiru's-Salat 4, (3, 121).

Konu:  Namaz


2877-)  İmran İbnu Husayn (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Fetih günü, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'la birlikte Mekke 'de hazır bulundum. Mekke 'de onsekiz gece kaldı, bu esnada namazları hep iki kıldı. Şöyle hitabediyordu: "Ey bölge halkı! Siz bize bakmayın, dört kılın. Biz hep yolcuyuz (bu sebeple ksrederek iki kılıyoruz). ''

Kaynak:  Ebu Davud. Salat 270, ( 1229).

Konu:  Namaz


2878-)  Hz. Cabir (radıyallahu anh). anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Tebük'de yirmi gün ikamet etti ve namazları hep kasretti. "

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 280; (1235).

Konu:  Namaz


2879-)  Harise İbnu Vehb (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Mina'da bize, sayıca en çok olduğumuz ve en ziyade güven içinde olduğumuz bir zamanda namazı iki rek'at kıldırdı."

Kaynak:  Buhari, Taksir 2, Hacc 84; Müslim, Salatu'l-Müsafirin 21, (696); Ebu Davud, Hacc 77, (1965); Tirmizi, Hacc 52, (882); Nesai, Taksiru ' s-Salat 3, (3, 119, 120).

Konu:  Namaz


2880-)  İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Mina'da bize iki rek 'at kıldırdı, arkasından Ebu Bekr de öyle kıldırdı, Ebu Bekir'den sonra Hz. Ömer ve hilafetinin başında Hz. Osman (radıyallahu anhüma) da iki kıldırdılar. Sonra Hz. Osman dört rek'atli olarak kıldırdı. İbnu Ömer imamla kılarsa dört kılardı, yalnız kılınca da iki kılardı."

Kaynak:  Buhari, Taksiru's-Salat 2, Hacc 84; Müslim, Salatu'l-Müsafirin 17, (694); Nesai, Taksiru's-Salat 3, (3, 121 ).

Konu:  Namaz


2881-)  Hz. Osman (radıyallahu anh) 'dan anlatıldığana göre, Taif'de emval edinip orada ikamet etmeyi arzu ettiği zaman.Mina 'da dört rek'at kıldı. Sonra imamlar bununla amel ettiler. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Menasik 76, (1961- 1964).

Konu:  Namaz


2882-)  Bir rivayette de şöyle denmiştir: "Hz. Osman (sonradan) bedeviler sebebiyle dört kılmıştır. Çünkü o sene pek çok bedevi hacc 'a gelmişti. Namazın dört rek'at olduğunu öğretmek için halka dört rek'at kıldırdı.'' Bir rivayette de şöyle denmiştir: " (Hz. Osman Mina 'da dört kıldı.) Çünkü o, Hacc 'tan sonra ikamete azmetmişti.''

Kaynak:  Ebu Davud, Menasik 76, (1962).

Konu:  Namaz


2883-)  Yine Ebu Davud 'un kaydına göre İbnu Mes 'ud (radıyallahu anh) (Mina' da) namazı dört kılmştı. Kendisine: "Sen, (daha önce dört kıldığı için) Osman 'ı ayıplamıştın, şimdi ise dört kılıyorsun! denilmişti. (Özür beyan ederek) şu cevabı verdi: "Muhalefet zararlıdır. ''

Kaynak:  Ebu Davud, Menasik 76, (1960).

Konu:  Namaz


2884-)  Hz. Ömer (radıyallahu anh)'den anlatıldığına göre, Mekke'de namazı halka iki rek'at kıldırdı. Selamı verince: "Ey Mekkeliler!"dedi, namazlarınızı dörde tamamlayın.Biz yolcuyuz(bu sebeple iki kıldık)!."

Kaynak:  Muvatta, Kasru's-Salat 19, (1, 149).

Konu:  Namaz


2885-)  Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), güneş batıya meyletmeden yola çıkınca, öğle namazını ikindi vaktine te'hir eder, ikindi olunca mola verir, ikisini cemederdi (beraber kılardı). Yola çıkmazdan önce güneş batıya meyletti (öğle vakti girdi) ise, hareketten önce her ikisini de (öğle ve ikindi) kılar sonra yola çıkardı.''

Kaynak:  

Konu:  Namaz

<<İlk <Önceki 2 3 4 5 [6] 7 8 9 10 Sonraki> Son>>

 


İletişim