2969-) İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Gece ve gündüz namazları ikişer ikişerdir."
Kaynak: Ebu Davud, Salat 302, (1295); Tirmizi, Cum'a 418, (597); Nesai, Kıyamu'l-Leyl 26, (3, 227); İbnu Mace, İkamet 172, ( 1322).
Konu: Namaz
2970-) Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Vitir namazını kılmadan kim uyur veya unutursa hatırladı veya uyandı hemen kılsın."
Kaynak: Ebu Davud, Salat 341, (1431);Tirmizi, Salat 342, (465).
Konu: Namaz
2976-) Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) vitrni kılarken şu duayı okurdu: "Allah'ım gadabından rızana sığınırım. Cezandan affına sığınırım. Senden sana sığınırım. Sana (yapılması gereken) senayı sayamam. Sen, kendi nefsine yaptığın övgüdeki gibisin."
Kaynak: Tirmizi, Da'avat 123, (3561); Ebu Davud, Salat 340, (1427); Nesai, Kıyamu'l-Leyl 51, (3, 249).
Konu: Namaz
2977-) Hz. Bilal (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyudular ki: "Size geceleyin kalkmayı tavsiye ederim. Çünkü o, sizden önce yaşayan salihlerin adetidir; Rabbinize yakınlık (vesilesi)dir; günahlardan koruyucudur; kötülüklere kefarettir, bedenden hastalığı kovucudur."
Kaynak: Tirmizi, Da'avat 112, (3543, 3544).
Konu: Namaz
2981-) Muğire İbnu Şu 'be (radıyallhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ayakları kabarıncaya kadar geceleri kalkıp namaz kılardı. Kendisine: "Allah senin geçmiş ve gelecek günahlarını affetti (niye kendini bu kadar hırpalıyorsun?)'' denildi. . "Şükredici bir kul olmayayım mı?" cevabını verdi."
Kaynak: Buhari, Teheccüd 16, Tefsir, Feth 1, Rikak 20; Müslim, Sıfatu'1-Münafikin 79, (2819); Tirmizi, Salat 304, (412); Nesai, Kıyamu'l-Leyl 17, (3, 219).
Konu: Namaz
2989-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'ın gece namazı on rek'atti. Bir rek'at de tek kılardı. Sabahın sünnetini iki rek'at kılardı. Böylece hepsi onüç rek'at olurdu.''
Kaynak: Buhari, Teheccüd 10, Müslim; Muvatta, Salat'1-Müsafirin 8, (1,120); Ebu Davd, Salat 316, (1334); Tirmizi, Salat 325; Nesai, Kıyamu'l-Leyl 30, 35, 36, 44, 53, (3, 230, 233, 234, 239). Bu metin Müslim ve Ebu Davud'da gelmiştir.
Konu: Namaz
2992-) Abdurrahman İbnu Ebi Leyla (rahimehullah) anlatıyor: "Bize, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın kuşluk namazı kıldığını Ümmü Hani 'den başka kimse anlatmadı. O dedi ki: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Fetih günü, benim eve geldi, yıkandı ve sekiz rek'at namaz kıldı. Ben bundan daha hafif bir namazı hiç görmedim. Ancak rükû ve secdeleri tam yapıyordu.''
Kaynak: Buhari, Teheccüd 31, Taksiru's-Salat 12, Megazi 50 ; Müslim, Hayz 71, (336) ; Müsafirin 80, (336) ; Muvatta, Kasru's-Salat 28, (1, 152); Ebu Davud, Salat 301, (1290, 1291); Tirmizi, Salat 346, (474); Nesai, Taharet 143, (1, 126); Gusl, 11, (1, 202).
Konu: Namaz
2993-) Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Dostum aleyhissalatu vesselam, bana her ay üçgün oruç tutmamı, iki rek'at kuşluk, yatmazdan önce de vitir' namazı kılmamı tavsiye etti.''
Kaynak: Buhari, Teheccüd 33, Savm 60; Müslim, Müsafirin 85, (721); Ebu Davud, Salat 342, (1432); Tirmizi, Savm 54, (760);Nesai, Kıyamu'l-Leyl 28, (3, 229).
Konu: Namaz
2996-) Ebu Zerr ve Ebu 'd-Derda (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri dedi ki: "Ey Ademoğlu! Günün evelinde benim için dört rek'at namaz kıl, ben de sana günün sonunu garantileyeyim. ''
Kaynak: Tirmizi, Salat 346, (475).
Konu: Namaz
2997-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim kuşluğun bir çift (namaz)ına devam ederse, deniz köpüğü kadar çok da olsa, Allah günahlarını affeder."
Kaynak: Tirmizi, Salat 346, (476).
Konu: Namaz
2998-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdularki: "Kim kuşluk namazını oniki rek'at kılarsa Allah Teala Hazretleri, cennette onun için altından bir köşk bina eder.''
Kaynak: Tirmizi, Salat 346, (473).
Konu: Namaz
3002-) Bir rivayette şöyle gelmiştir:"Kadir gecesinin, kim sevabına inanıp onu kazanmak ümüidiyle ihya ederse geçmiş günahları affedilir.'' Buhari, Ramazan kıyamı ile, Kadir gecesi kıyamı üzerine ondan merfu rivayet kaydeder.
Kaynak: Buhari Teravih 1, Müslim, Müsafirin174 (759); Ebu Davud, Salat 318, (1371); Tirmizi, Savm 83, (808) ; Nesai, Siyam 39, (4,154,155) ; Muvatta, Salat fi Ramazan 2, (1,119).
Konu: Namaz
3003-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ramazan ayında, diğer aylarda görülmeyen bir gayrete girerdi. Ramazanın son on gününde ise çok daha şiddetli bir gayrete geçerdi. Son on günde. geceyi ihya eder, ailesini de (gecenin ihyası için) uyandırırdı, izarını da bağlardı."
Kaynak: Buhari, Fadlu Leyleti'l-Kadir 5, Müslim, i'tikaf 8, (1175); Ebu Davud, Salat 318; (1376); Tirmizi, Savm 73, (796) ; Nesai, Kıyamu ' 1-leyl 17, (3, 218).
Konu: Namaz
3007-) Hz. Ebu Zerr (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile (bir ramazan) ayında beraber oruç tuttuk. Ay boyunca bize son yedi güne kadar hiç (ziyade) namaz kıldırmadı. Ayın son yedinci gününde gecenin üçte biri geçinceye kadar bize namaz kıldırdı. Altıncı gününde yine bir şey kıldırmadı. Beşinci gününde gecenin yarısı geçinceye kadar namaz kıldırdı: Kendisine: "Bu gecemizin geri kalan kısmında da bize nafile kıldırsanız! ''dedik. Talebimize karşı: "Kim imamla namaza başlar, sonuna kadar devam ederse, kendisine gecenin tamamını namazla geçirmiş (sevabı) yazılır '' buyurdular. Sonra Resulullah (aleyhissalatu vesselam), aydan son üç gece kalıncaya kadar başka namaz kıldırmadılar. Üçüncü gece bize namaz kıldırdılar. Ehline ve kadınlarına dua ettiler. Bize (o kadar uzun) namaz kıldırdılarki "Felah''ı kaçırmaktan korktuk. (Ebu Zerr 'e:) "Felah '' nedir? diye soruldu: "Sahur!'' cevabını verdi. (Sonra ayın geri kalan kısmında bize namaz kıldırmadı.)"
Kaynak: Ebu Davud, Salat 318, (1375); Tirmizı, Savm 81, (805); Nesai, Sehv 103, (3, 83, 84), Kıyamu'l-Leyl 4, (3, 202).
Konu: Namaz
3009-) İbnu Abbas (radıyaIlahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bayram günü - çıkıp iki rek'at namaz kıldırdı. Ne bunlardan önce ne de bunlardan sonra başka namaz kıldırdı.''
Kaynak: (Buhari, Iydeyn 8, 16, 18, 26, 32, Ezan 161, Zekat 21, 33, Tefsir, Mümtahine 1, Nikah 124, Libas 56, 57, 59, İ'tisam 16; Müslim, Iydeyn 13, (884); Ebu Davud, Salat 256, (1159); Tirmizi, Salat 387, (537); Nesai, Iydeyn 29, (3, 193).
Konu: Namaz
3011-) Kesir İbnu Abdillah an ebihi an ceddihi anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bayramlarda birinci rek'atte kıraatten önce yedi kere tekbir getiriyordu. İkinci rek'atte de kıraatten önce beş kere tekbir getiriyordu.''
Kaynak: Tirmizi, Salat 386, (536).
Konu: Namaz
3012-) Cabir İbnu Semüre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte, birçok kereler bayram namazını ezansız ve ikametsiz kıldım.''
Kaynak: Müslim, Iydeyn 7, (887); Ebu Davud, Salat 250, (1148); Tirmizi, Salat 384, (532).
Konu: Namaz
3013-) Nafi rahimehullah anlatıyor: "İbnu Ömer (radıyallahu anhüma) dedi ki: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ömer ve Hz. Ebu Bekir (radıyallahu anhüma), bayram namazlarını hutbeden önce kılarlardı."
Kaynak: Buhari, Iydeyn 7, 8; Müslim, Iydeyn 8, (888); Tirmizi, Salat 383; (531) Nesai, Iydeyn 9, (3, 183).
Konu: Namaz
3015-) Ubeydullah İbnu Abdillah lbni Utbe İbni Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Ömer (radıyallahu anh), Ebu Vakid el-Leysi (radıyallahu anhüma)'ye sordu: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kurban ve ramazan bayramlarında ne kıraat buyururdu?" "Resulullah bu namazlarda Kaf ve'l-Kur'ani'I-Mecid, İkterebeti's-saatu ve'n-Şakka'l-Kameru surelerini okurdu" diye cevap verdi."
Kaynak: Müslim, Iydeyn 14, (891); Muvatta, Iydeyn 8, (1, 180); Ebu Davud, Salat 252, (1154), Tirmizi, Salat 385, (534); Nesai, Iydeyn 12, (3, 183, 184).
Konu: Namaz
3016-) Nu'man İbnu Beşir (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam); bayramlarda ve cum'ada Sebbihi'sme. Rabbike'l- A'!a, Hel etake hadisu'l ğaşiye okurdu. Bazan cuma ve bayram bir günde birleşirlerdi. Resulullah bu surelerin her ikisini de (cuma ve bayram) namazlarında birlikte okurdu."
Kaynak: Müslim, Cum'a 62, (878); Muvatta, Cum'a 19, (1, 111); Ebu Davud, Salat 242, (1122, 1123); Tirmizi, Salat 385, (533); Nesai, Iydeyn 13, (3, 184).
Konu: Namaz
3021-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Ramazan bayramında, sayıca tek olan birkaç hurma yemedikçe namaza gitmezdi."
Kaynak: Buhari, Iydeyn 4, Tirmizi, Salat 390, (543).
Konu: Namaz
3022-) Hz. Ali (radıyallahu anh) demiştir ki: "Bayram namazına yaya gitmen, çıkmazdan önce birşeyler yemen sünnettendir.''
Kaynak: Tirmizi, Salat 382; (530); İbnu Mace, İkamet 161, (1296).
Konu: Namaz
3023-) Büreyde (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), ramazan bayramı namazında bir şeyler yemeden çıkmazdı. Kurban bayramında ise, namazdan dönünceye kadar bir şey yemezdi."
Kaynak: Tirmizi, Salat 390, (542).
Konu: Namaz
3025-) Ümmü Atiyye (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah bize, bayram namazlarına genç kızları, çadırda kalan genç bakireleri, ve hayızlı kadınları da çıkarmamızı emretti. Hayızlıların da katılmaları müslümanların cemaatlerini görmeleri, dualarında hazır bulunmaları içindi, bunlar namazgahların dışında kalacaklardı."
Kaynak: Buhari, lydeyn 15, 20, Hayz 23, Salat 2, Hacc 81; Müslim, Iydeyn 10, (890); Ebu Davud, Salat 247, (1136-1139); Tirmizi, Salat 388, (539, 540); Nesai, Iydeyn 3, 4, (3, 180, 181).
Konu: Namaz
3028-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) zamanında güneş tutulmuştu. Hemen kalkıp halka namaz kıldırdı. Namazda kıraatı uzun tuttu. Sonra rükuya gitti, rükuyu da uzun tuttu. sonra başını kaldırdı, bu sırada uzun okudu, ancak bu okuyuşu öncekinden daha kısa idi. Sonra tekrar rüku yaptı ve rükuyu uzattı, ancak önceki rükudan kısa idi. Sonra başını kaldırdı, sonra secdeye gidip gidip iki secde yaptı. Sonra kalkıp, birinci rek'atte yaptıklarını aynen yaptı. Sonra selam verdi. Artık güneşde açıldı. Sonra kalkıp halka hitab etti. Dedi ki: "Bilesiniz, güneş ve ay bir kimsenin ölümü veya hayatı için tutulmaz. Onlar Allah'ın ayetlerinden iki ayetidir, kullarına gösterir. Bunların tutulduğunu görünce namaza koşun."
Kaynak: Buhari, Küsüf 2, 4, 5, 13, 19, el-Amel fı's- Salat 11, Bed'ü'l-Halk 4, Tefsir, Maide 13; Müslim, Küsüf 1, 8, (901, 902, 903); Muvatta, Küsüf 1, (1, 186); Ebu Davud, 261, 263, 264, 265, (1177, 1180); Tirmizi, Salat 396, (561, 563); Nesai, Küsüf 6.
Konu: Namaz
3032-) Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim üzerine namaz kılıncaya kadar cenaazede hazır bulunursa kendisi için bir kirat sevab vardır. Kim de cenaze gömülünceye kadar hazır bulunursa iki kiratlık sevab vardır. Bir kirat'ın miktarı Uhud dağı kadardır."
Kaynak: Buhari, Cenaiz 59; Müslim, Cenaiz 57, (946); Ebu Davud, Cenaiz 45; (3168); Nesai, Cenaiz 54, 59, (4, 54-55, 76, 77); Tirmizi, Cenaiz 49, (1040); İbnu Mace, Cenaiz 34, (1539).
Konu: Namaz
3034-) Sahiheyn ve Nesai'de gelen bir diğer rivayette şöyle denir: "(Resulullah aleyhissalatu vesselam) Necaşi'nin ölüm haberini öldüğü günde haber verdi ve: "Kardeşiniz için (Allah'tan) mğfiret taleb edin" dedi ve başka bir şey söylemedi."
Kaynak: Buhari, Cenaiz 4, 55, 61, 65; Menakibu'l-Ensar 38; Müslim Cenaiz 62, 63, (951); Muvatta, Cenaiz 14, (1, 226, 227); Ebu Davud, Cenaiz 62, (3204); Tirmizi, Cenaiz 37, (1022); Nesai, Ceaiz 76, (4, 72).
Konu: Namaz
3035-) Abdurrahman İbnu Ebi Leyla anlatıyor: "Zeyd İbnu Ebi Erkam cenazelerimiz üzerine dört tekbir getirirdi. Bir ara bir cenaze üzerine de beş tekbir getirmişti. Sebebini kendisinden sordum, dedi ki: "Resulullah o tekbirleri getirirdi."
Kaynak: Müslim, Cenaiz 72, (957); Ebu Davud, Cenaiz 58, (3197); Tirmizi, Cenaiz 37, (1023); Nesai, Cenaiz 76, (4, 72).
Konu: Namaz
3037-) İbnu Abbas (radıyallahu anhüma)'ın anlattığına göre, bir cenaze üzerine namaz kılmış ve namazda Fatiha'yı okumuştur. Bu hususta kendisine (niye onu okuduğu) sorulunca: "Bu, sünnettendir!'' diye cevap vermiştir.''
Kaynak: Buhari, Cenaiz 6; Ebu Davud, Cenaiz 59, (3198); Tirmizi, Cenaiz 39, (1026); Nesai, Cenaiz 77, (4, 74, 75).
Konu: Namaz
3041-) Avf İbnu Malik (radıyallahu anlı) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir cenazenin namazını kıldırdı. Okuduğu duadan şunları ezberledik: "Allahım, şunu mağfıret et ve şuna rahmet eyle. Afiyet ver, affeyle, vardığı yerde ikramda bulun, girdiği yeri genişlet. Onun (günalarını) kar ve buzla yıka, hatalardan pak eyle, tıpkı elbisenin kirden pak edilmesi gibi. Onu dünyadaki evinden daha iyi bir eve, ailesinden daha hayırlı bir aileye koy, eşinden daha hayırlı bir eşe ulaştır. Onu kabir azabından, ateş azabından sakındır.'' Avf (radıyallahu anh) der ki: "(Resulullah'ın bu dualarını işitince) o ölünün yerinde kendimin olmasını temenni ettim.''
Kaynak: Müslim, Cenaiz 85, (963); Tirmizi, Cenaiz 38, (1025); Nesai, Cenaiz 77, (4, 73).
Konu: Namaz
3044-) Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Çocuk (doğumunda) ağlamadan ölürse üzerine namaz kılınmaz, varis olmaz, ona da varis olunmaz."
Kaynak: Tirmizi, Cenaiz 43, (1032); İbnu Mace, Cenaiz 26, (1508).
Konu: Namaz
3046-) Nafi İbnu Ebi Galib anlatıyor: "Hz. Enes (radıyallahu anh) bir erkeğin cenaze namazını kıldırmıştı. Başının yanında durdu. Dört kere tekbir getirdi. Bir kadın üzerine de namaz kıldırdı. Kadının arka tarafında durdu, dört kere tekbir getirdi. Kendisine, Resulullah böyle mi yapardı?'' dendi. "Evet!'' cevabını verdi.''
Kaynak: Ebu Davud, Cenaiz 57, (3194); Tirmizi, Cenaiz 45, (1034).
Konu: Namaz
3050-) Hz. Aişe (radıyallalıu anha) 'den anlatıldığına göre, Sa'd İbnu Ebi Vakkas (radıyallahu anh) vefat ettiği zaman, Hz. Aişe: "Onu mescide sokun da ben de üzerine namaz kılayım'' dedi. Ancak onun bu teklifi yadırgandı ve hüsn-ü kabul görmedi. Bunun üzerine Hz. Aişe: "İnsanlar ne çabuk unutuyorlar, Allah'a yemin olsun Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Beyza'nın iki oğlu Süheyl ve kardeşinin namazlarını mescidin içinde kıldırdı" dedi."
Kaynak: Müslim, Cenaiz 99, (973), Muvatta, 22, (1, 229); Ebu Davud, Cenaiz 54, (3189, 3190); Tirmizi, Cenaiz 44, (1033); Nesai, Cenaiz 70, (4, 68).
Konu: Namaz
3055-) İbnu'l-Müseyyeb (rahimehullah) anlatıyor: "Ümmü Sa'd (radıyallahu anha), Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yokken vefat etti. Gelince üzerine namaz kıldı. Bu esnada bir ay geçmişti.''
Kaynak: Tirmizi, Cenaiz 47, (1038).
Konu: Namaz
3059-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a üzerinde borç olan bir ölü getirildiği zaman: "Borcunu ödeyecek bir mal bıraktı mı?'' diye sorardı. Eğer yeterli mal bıraktığı söylenirse namazını kılardı. Aksi takdirde: "Arkadaşınızın namazını kılın!" derdi. Ancak Allahu Teala Hazretleri Resülüne fetihler müyesser ettiği zaman (her getirilenin) namazını kıldı ve (borcu var mı? diye) sormadı. Şöyle derdi: Ben mü'minlere nefislerinden evlayım. Öyleyse, kim borç veya ağır bir yük veya horanta bırakırsa o banadır, benim üzerimedir. Kim de mal bırakırsa o da kendi varislerinedir."
Kaynak: Buhari, Feraiz 4, 15, 25, Kefalet 5, İstikraz 11, Tefsir, Ahzab 1, Nafakat 15; Müslim, Feraiz 14, (1619); Tirmizi, Cenaiz, 69, (1070); Nesai, Cenaiz 67, (4, 66).
Konu: Namaz
3060-) Cabir İbnu Semüre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a, kendisini öldüren bir adam getirilmişti, üzerine namaz kılmadı."
Kaynak: Müslim; Cenaiz 107, (978); Tirmizi, Cenaiz 68, (1068); Nesai, Cenaiz 68, (4, 66).
Konu: Namaz
3061-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Üzerine müslümanlardan, kendisine şefaat taleb eden yüz kişinin namaz kıldığı her ölüye mutlaka şefaat edilir.''
Kaynak: Müslim, Cenaiz 58, (947), Tirmizi, Cenaiz 40, (1029); Nesai, Cenaiz 78, (4, 75).
Konu: Namaz
3063-) Malik İbnu Hübeyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir müslüman ölür ve üzerine, müslümanlardan üç saf namaz kılarsa, (Allah şefaati) mutlaka vacib kılar.'' (Hadisin ravisi) Malik (radıyallahu anh), cenazeye katılanlar az olursa, bu hadis sebebiyle cemaati üç safa taksim ederdi.''
Kaynak: Ebu Davud, Cenaiz 43, (3166); Tirmizi, Cenaiz 40 (1028).
Konu: Namaz
3064-) Ebu Katade (radıyallalıu anh) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Biriniz mescide girince oturmazdan önce iki rek'at kılıversin."
Kaynak: Buhari, Salat 60, Teheccüt 25; Müslim, Müsafirin 69, (714); Muvatta, Kasdu's-Salat 57, (1, 162); Ebu Davud, Salat 19, (367; 368); Tirmizi, Salat 235, (316); Nesai, 37, (2, 53).
Konu: Namaz
3066-) Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam) bize, Kur'àn'dan -bir süre öğrettiği gibi her işte istiharede bulunmamızı öğretirdi. Derdi ki: "Biriniz bir işi yapmaya arzu duyduğu zaman, farzlar dışında iki rek'at namaz kılsın, sonra şu duayı okusun: "Allahım, senden hayır taleb ediyorum, zira sen bilirsin. Senden hayrı yapmaya kudret taleb ediyorum, zira sen vermeye kadirsin, Rabbim yüce fazlını da taleb ediyorum. Sen herşeye kadirsin, ben acizim. Sen bilirsin, ben cahilim. Sen gayıbları bilirsin. Allahım, eğer biliyorsan ki bu işi bana dinim, bayatım ve sonum için -veya hal-i hazırda ve ileride demişti- hayırlıdır, bunu bana takdir et ve yapmamı kolay kıl. Sonra da onu hakkımda mübarek kıl. Eğer bu işin, bana dinim, hayatım ve akibetim için -veya hal-i hazırda ve ileride dedi- zararlıdır; onu benden çevir, beni de ondan çevir. Hayır ne ise bana onu takdir et, sonra da bana onu sevdir!" Hz. Cabir dedi ki: "Bu duadan sonra yapacağı işi zikrederdi.''
Kaynak: Buhari, Da'avat 48; Teheccüd 25, Tevhid 10; Ebu Davud, Salat 366, (1538); Tirmizi, Salat 394, (480); Nesai, Nikah 27, (6, 80, 81); İbnu Mace, İkamet, 188, (1383).
Konu: Namaz
3067-) Abdullah İbnu Ebi Evfa (radıyallatıu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kimin Allah'a veya herhangi bir insana ihtiyacı hasıl olursa önce abdest alsın, abdesti de güzel yapsın, sonra iki rek'at namaz kılsın, sonra Allah Teala Hazretlerine senada bulunsun, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a salat okusun, sonra şu duayı okusun: "Halim, kerim olan Allah'tan başka ilah yoktur. Arş-ı Azam'ın Rabbi noksan sıfatlardan münezzehtir. Hamd alemlerin Rabbine aittir. Rahmetine vesile olacak amelleri, mağfiretini celbedecek esbabı (hakkımda yaratmanı) taleb ediyor, her çeşit günahtan koruman için yalvarıyor, her çeşit iyilikten zenginlik, her çeşit günahtan selamet diliyorum. Rabbim! Affetmediğin hiçbir günahımı, kaldırmadığın hiçbir sıkıntımı bırakma! Hangi amelden razı isen onu ver, ey rahim olan, bana en ziyade rahmet gösteren Rabbim!''
Kaynak: Tirmizi, Salat 348, (479); İbnu Mace, İkamet 189, (1384).
Konu: Namaz
3068-) İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) ve Ebu Rafi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Abbas İbnu Abdilmuttalib (radıyallahu anh)'e dediler ki: "Ey Abbas, ey amcacığım! Sana bir iyilik yapmayayım mı?" Sana bağışta bulunmayayım mı? Sana ikram etmeyeyim mi? Sana on haslet(in hatırlatmasını) yapmayayım mı? Eğer sen bunu yaparsan, Allah senin bütün günahlarını önceki-sonraki, eskisi-yenisi, hataen yapılanı-kasden yapılanı, küçüğünü-büyüğünü, gizlisini-alenisini yani hepsini affeder. Bu on haslet şunlardır: Dört rek'at namaz kılarsın, her bir rek'atte, Fatiha suresi ve bir sure okursun. Birinci rek'atte kıraati tamamladın mı, ayakta olduğun halde onbeş kere "Subhanallahi velhamdülillahi ve lailahe illallahu vallahu ekber" diyeceksin. Sonra rüku yapıp, rükuda iken aynı kelimeleri on kere söyleyeceksin, sonra başını rükudan kaldıracaksın, aynı şeyleri onar kere söyleyeceksin. Sonra secde edip, secdede iken onları onar kere söyleyeceksin. Sonra başını secdeden kaldıracaksın, onları onar kere söyleyeceksin. Sonra tekrar secde edip aynı şeyleri onar kere söyleyeceksin. Sonra başını kaldırır, bunları on kere daha söylersin. Böylece her bir rek'atte bunları yetmişbeş defa söylemiş olursun. Aynı şeyleri dört rek'atte yaparsın. Dilersen bu namazı her gün bir kere kıl. Her gün yapamazsan haftada bir kere yap, haftada yapamazsan her ayda bir kere yap. Ayda olmazsa yılda bir kere yap. Yılda da yapamazsan hiç olsun ömründe bir kere yap."
Kaynak: Ebu Davud, Salat 303, (1297,1299); Tirmizi, Salat 350, (482); İbnu Mace; İkamet 190, (1386, 1387).
Konu: Namaz
3073-) Ebu Şa'sa (rahimehullah) anlatıyor: "Biz ebu Hüreyre (radıyallahu anh) ile birlikte mescidde oturuyorduk, Müezzin ezan okudu. Bir adam kalkıp yürümeye başladı. Ebu Hüreyre, adam mescidden çıkıncaya kadar gözleriyle onu takip etti ve: "Şu adam Ebu'l-Kasım aleyhissalatu vesselam'a asi oldu!" buyurdu."
Kaynak: Müslim, Mesacid 258, (655); Ebu Davud, salat 43, (536); Tirmizi, Salat 150, (204); Nesai, Ezan 40, (2, 29).
Konu: Namaz
3074-) Simak İbnu Harb anlatıyor: "Cabir İbnu Semüre (radıyallahu anh)'ye dedim ki: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'la beraber oturdun mu?" "Evet dedi, hem de çok. Sabah namazı kılınca, namaz kıldığı yerden güneş doğuncaya kadar kalkmazdı. Bu esnada (cemaat) birbirlerine cahiliye devri ile ilgili şeyler anlatırlar ve gülerlerdi. Resûlullah aleyhissalatu vesselam da tebessüm buyururlardı."
Kaynak: Müslim, Mesacid 286, (670); Ebu Davud, Salat 301, (1294); Tirmizi, salat 412, (585); Nesai, Sehv 99, (3, 80).
Konu: Namaz
3077-) Ebu Berze el Eslemi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yatsıdan önce uyumayı, sonra da konuşmayı mekruh addederdi.''
Kaynak: Buhari, Mevakit 23; Müslim, Mesacid 237; (647); Ebu Davud, Salat 3, (398); Tirmizi, Salat 125.
Konu: Namaz
3078-) Hz. Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ebu Bekir (radıyallahu anh) ve yanlarında ben de bulunduğum halde müslümanların meselelerini (konuşmak için) gece geç vakte kadar uyanık kalırlardı."
Kaynak: Tirmizi, Salat 126.
Konu: Namaz
3083-) Bir rivayette de şöyle buyrulmuştur: "Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).''
Kaynak: Buhari, Savm 2, 9, Libas 78; Müslim, Sıyam 164 (1151); Muvatta, Sıyam 58, (1, 310); Ebu Davud, Savm 25 (2363); Tirmizi, Savm 55, (764); Nesai, Sıyam 41, (2, 160-161); İbnu Mace, Sıyam 1, (1638), Edeb 58, (3823).
Konu: Oruç
3084-) Yine Ebu Hüreyıe (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim Allah Teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.''
Kaynak: Tirmizi, Cihad 3, (1624).
Konu: Oruç
3086-) Sehl İbnu Sa'd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez." Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "Oraya kim girerse ebediyyen susamaz.''
Kaynak: Buhari, Savm 4, Bed'ü'l- Halk 9; Müslim, Sıyam 166, (1152); Nesai, Sıyam 43, (4, 168); Tirmizi, Savm 55, (765).
Konu: Oruç
3087-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun seyabından hiçbir eksilme olmaz.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 82, (807); İbnu Mace, Sıyam 45, (1746).
Konu: Oruç
3090-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Ramazandan sonra hangi oruç efdaldir?'' diye sorulmuştu, şu cevabı verdi: "Ramazanı ta'zim için Şa'ban!" Tekrar soruldu: "Hangi sadaka efdaIdir?'' "Ramazanda verilen!'' cevabını verdi.''
Kaynak: Tirmizi, Zekat 28, (663).
Konu: Oruç
3094-) İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: Bir Bedevi Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek: "Ben hilali -yani ramazan hilalini- gördüm!'' dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet getirir misin?" dedi. Adam buna da, "evet!" diye cevap verince, Efendimiz: "Ey Bilal! dedi, halka yarın oruç tutmalarını ilan et!"
Kaynak: Ebu Davud, Sıyam 14, (2340, 2341); Tirmizi, Savm 7, (691); Nesai, Savm 8, (4, 132); İbnu Mace, Sıyam 6, (1652).
Konu: Oruç
3098-) Küreyb (rahimehullah) anlatıyor: "Ben Şam'da iken ramazan hilali beklenmişti. Hilali bir cum'a günü ben de gördüm. Sonra ayın sonunda Medine'ye geldim. lbnu Abbas (radıyallahu anhüma): "Hilali ne zaman görmüştünüz?'' diye sordu. Ben "Cum'a günü!'' dedim. İbnu Abbas tekrar: "Sen de hilali gördün mü?'' dedi. Ben: "Evet, hem ben, hem de halk gördü ve herkes oruç tuttu. Hz. Muaviye (radıyallahu anh) de oruç tuttu!'' dedim. İbnu Abbas (radıyallahu anhüma): "Ama biz hilali cumartesi gecesi gördük. Öyleyse otuza tamamlayıncaya veya hilali görünceye kadar tutmalıyız!'' dedi. Ben: "Hz. Muaviye'nin görmesiyle ve onun orucuyla iktifa etmiyor musun?'' dedim. Cevaben: "Hayır! Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bize böyle emretti'' dedi.''
Kaynak: Müslim, Sıyam 28, (1087); Ebu Davud, Savm 9, (2332); Tirmizi, Savm 9, (693); Nesai, Savm 7, (4, 131).
Konu: Oruç
3099-) Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "(Muteber) oruç, (hep beraber) tuttuğunuz gündekidir. (Muteber) iftar, hep beraber) ettiğiniz gündekidir. (Muteber) kurban (hep beraber) kurban kestiğiniz gündekidir.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 11, (697); Ebu Davud, Savm 5, (2324).
Konu: Oruç
3102-) Ebu Bekre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İki bayram ayı eksilmezler: Bunlar Ramazan ve Zü'l-Hicce aylarıdır."
Kaynak: Buhari, Savm 12; Müslim, Sıyam 31, (1089); Ebu Davud, Savm 4, (2323); Tirmizi, Savm 8, (692).
Konu: Oruç
3103-) Hz. Hafsa (radıyallabu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim orucu fecirden önce niyetle (kesin kılmazsa) onun orucu yoktur.''
Kaynak: Ebu Davud, Savm 71, (2454); Tirmizi, Savm 33, (730); Nesai, Savm 68, (4, 196, 197).
Konu: Oruç
3105-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir gün bana: " Yanında (yiyecek) bir şey var mı?'' diye sordu. "Hayır!'' demem üzerine: "Ben oruç tutacağım!'' buyurdu. Yanımdan çıkınca bize bir hediye geldi -veya bize bir grup misafir geldi.- Resulullah (aleyhissalatu vesselam) eve geri dönünce: "Ey Allah'ın Resulü bize bir hediye geldi -veya bize ziyaretçiler geldi- sana yiyecek bir şey hazırladım!'' dedim. "Nedir o?'' diye sordu. Ben: "Hays! (un, yağ, hurmadan yapılan bir yemek)'' dedim. "Getir onu!'' buyurdu. Ben de getirdim. Aleyhissalatu vesselam onu yedi, sonra: "Oruçlu olarak sabahlamıştım'' buyurdu.'' Mücahid (rahimehullah) der ki: "Bu, malından sadaka çıkaran adam gibidir, o, dilerse çıkardığı sadakayı verir (yani kararını icra eder), isterse vermekten vazgeçer.''
Kaynak: Müslim, Sıyam 169, (1154); Nesai, Savm 67, (4, 193-195); Tirmizi, Savm 35, (733, 734); Ebu Davud, Savm 72, (2455).
Konu: Oruç
3107-) Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim kendiliğinden kusacak olursa, üzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin."
Kaynak: Ebu Davud, Savm 32, (2380); Tirmizi, Savm 25, (720); İbnu Mace, Savm 16, (1676).
Konu: Oruç
3108-) Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 24, (719).
Konu: Oruç
3109-) Ma'dan İbnu Talha, kendisine Ebu'd-Derda (radıyallahu anh)'nın şunu anlattığını söylemiştir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kustu ve orucunu açtı. Sevban (radıyallahu anha) bu meseleyi sordu. Sevban: "Doğru söylemiş, o zaman abdest suyunu ben döktüm'' dedi.''
Kaynak: Ebu Davud, Savm 32, (2381); Tirmizi, Taharet 64, (87).
Konu: Oruç
3110-) İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu."
Kaynak: Buhari, Savm 32, Tıbb 11; Müslim, Hacc 87, (1202); Ebu Davud, Savm 29, (2372, 2373); Tirmizi, Savm 61, (775, 776, 777).
Konu: Oruç
3113-) Rafi' İbnu Hadic (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Şöyle buyurdulaı: "Hacamat ettiren de, hacamat eden de orucunu açmıştır."
Kaynak: Tirmizi, Savm 60, (774); Ebu Davud, Savm 28, (2367); İbnu Mace, Savm 18, (1679, 1680, 1681).
Konu: Oruç
3114-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bir adam gelerek: "Ey Allah'ın Resulü, gözüm ağrıyor, oruçlu olduğum halde sürme çekiyorum (bu, orucumu bozar mı?)'' diye sordu. Resulullah: "Hayır (bozmaz)" dedi.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 30, (726).
Konu: Oruç
3117-) Bir başka rivayette şöyle der: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), oruçlu iken mübaşerette bulunurdu. O, nefsine hepinizden çok hakim idi.''
Kaynak: Buhari, Savm 24, 23; Müslim, Sıyam 62-65, (1106); Muvatta, Sıyam 14, (1, 292); Ebu Davud, Savm 33, (2382-2386); Tirmizi, Savm 31, (727-729).
Konu: Oruç
3121-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir."
Kaynak: Buhari, Savm 26, Eyman 15; Müslim, Sıyam 171, (1155); Tirmizi, Savm 26, (721); Ebu Davud, Savm 39, (2398).
Konu: Oruç
3122-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), bazan olurdu bir ay boyu oruç tutmazdı ve o aydan hiç oruç tutmayacağını zannederdik. Bazan da (öylesine ara vermeden) tutardı ki, o aydan hiç bir günü oruçsuz geçirmeyecek zannederdik. Sen onu, geceleyin namaz kılarken görmek istesen mutlaka görürdün. Geceleyin uyur görmek istesen mutlaka görürdün."
Kaynak: Buhari, Savm 53, Teheccüd 11; Müslim, Sıyam 180, (1158); Tirmizi, Savm 57, (769).
Konu: Oruç
3124-) Katade (rahimehullah) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Aşura orucunun önceki yılın günahlarına kefaret olacağını Allah(ın rahmetin)den umarım.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 48, (752).
Konu: Oruç
3125-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Ramazan (farz olmazdan) önce Aşura orucu tutuluyordu. Ramazanın farziyeti indikten sonra onu dileyen tuttu, dileyen de tutmadı."
Kaynak: Buhari, Savm 69, Hacc 1, 47, Menakıbu'l-Ensar 26, Tefsir, Bakara 24; Müslim, Sıyam 115; Muvatta, 33, Ebu Davud, Savm 64, (2442, 2443); Tirmizi, Savm 49, (753).
Konu: Oruç
3129-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (bazan) oruca öyle devam ederdi ki, "(Bu ay) hiç yemiyecek'' derdik. Bazan da öyle devamlı yerdi ki, "(Bu ay) hiç tutmayacak'' derdik. Ben, onun ramazan dışında bir ayı tam olarak tuttuğunu görmedim. Herhangi bir ayda, şaban ayında tuttuğundan daha fazla tuttuğunu da görmedim."
Kaynak: Buhari, Savm 52; Müslim, Sıyam 175, (1156); Muvatta, Sıyam 56, (1, 309); Ebu Davud, Savm 56, 59, (2431, 2434); Tirmizi, Savm 37, (736); Nesai, Savm 70, (4, 199, 200).
Konu: Oruç
3130-) Ümmü Seleme (radıyallahu anha) anlatıyor: "Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın Şaban ve Ramazan dışında iki ayı peş peşe tam olarak oruçla geçirdiğini göımedim."
Kaynak: Tirmizi, Savm 37, (736); Ebu Davud, Savm 11, (2335); Nesai, Savm 70, (4, 200).
Konu: Oruç
3132-) Eyub (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim Ramazan orucunu tutar ve ona Şevval ayından altı gün ilave ederse, sanki yıl orucu tutmuş olur."
Kaynak: Müslim, Sıyam 204, (1164); Tirmizi, Savm 53, (759); Ebu Davud, Savm 58, (2432).
Konu: Oruç
3135-) Ebu Katade (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulüllah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Arafat günü tutulan orucun, geçen yılın ve gelecek yılın günahlarına kefaret olacağına Allah'ın rahmetinden ümidim var."
Kaynak: Tirmizi, Savm 46, (749); İbnu Mace, Sıyam 40, (1730); Müslim, Sıyam 196, (1162).
Konu: Oruç
3136-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam pazartesi ve perşembe günlerinde oruç(la sevap) arardı."
Kaynak: Tirmizi, Savm 44, (745); Nesai, Savm 70, (4, 202, 203); İbnu Mace, Sıyam 42, (1739).
Konu: Oruç
3137-) Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ameller Allah Teala hazretlerine pazartesi ve perşembe günleri arzedilir. Ben, amelimin oruçlu olduğum halde arzedilmesini severim."
Kaynak: Tirmizi, Savm 44, (747).
Konu: Oruç
3140-) Muazetu'l Adeviyye anlatıyor: "Hz. Aişe (radıyallahu anha)'den sorduın: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) her ay üç gün oruç tutar mıydı?'' "Evet!'' diye cevap verdi. Ben tekrar: "Ayın hangi günlerinde tutardı?'' dedim. "Hangi günde oruç tuttuğuna ehemmiyet vermezdi'' diye cevap verdi.''
Kaynak: Müslim, Sıyam 194, (1160); Ebu Davud, Savm 70, (2453); Tirmizi, Savm 54; (763).
Konu: Oruç
3141-) Hz. Ebu Zerr (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim ber ayda üç gün oruç tutarsa işte bu, yıl orucu olur. Allah Teala hazretleri bu hususu te'yiden kitabında şu ayeti indirdi: "Kim bir hayır işlerse o kendisinden on misliyle kabul edilir" (En'am 160). Bir gün on misliyle kabul ediliyor."
Kaynak: Tirmizi, Savm 54, (761); Nesai, Savm 82, (4, 219).
Konu: Oruç
3142-) Amir İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Zahmetsiz ganimet kışta tutulan oruçtur.''
Kaynak: Tirmizi; Savm 74, (797).
Konu: Oruç
3144-) Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İki günde oruç caiz olmaz: Fıtır günü (Ramazan bayramının birinci günü) ve Nahr günü."
Kaynak: Buhari, Savm 67, Fadlu's-Salat 6, Cezau's-Sayd 26; Müslim, Sıyam 288, (827); Ebu Davud, Savm 48, (2417); Tirmizi, Savm 58, (772).
Konu: Oruç
3145-) Ukbe İbnu Amir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Arefe günü, kurban günü ve teşrik günleri, biz müslümanların bayramıdır. Bu günler yeme-içme günleridir."
Kaynak: Ebu Davud, Savm 49, (2419); Tirmizi; Savm 59, (773); Nesai, Menasik 195; (5, 252); Tirmizi, hadisin sahih olduğunu söylemiştir.
Konu: Oruç
3147-) Sıla İbnu Züfer anlatıyor: "Biz, Şabandan mı, Ramazandan mı olduğu şüphe edilen günde Ammar (radıyallahu anh)'ın yanında idik. Bize kızartılmış bir koyun getirildi. Cemaatten biri: "Ben oruçluyum'' diyerek geri çekildi. Ammar: "Kim bugün oruç tutarsa, muhakkak olarak Ebu'I Kasım aleyhissalatu vesselam'a isyan etmiştir" dedi".
Kaynak: Ebu Davud, Savm, 10, (2334); Tirmizi, Savm 3, (686); Nesai, Savm 37, (4, 153); İbnu Mace, Sıyam 3, (1645).
Konu: Oruç
3149-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Şaban ayı yarılandı mı artık oruç tutmayın."
Kaynak: Ebu Davud, Savm 12, (2337); Tirmizi, Savm 38, (738).
Konu: Oruç
3150-) Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden kimse, ramazanı bir veya iki gün önceden oruç tutarak karşılamasın. Eğer bir kimse, önceden oruç tutmakta idiyse, orucunu tutsun.''
Kaynak: Buhari, Savm 14; Müslim, Savm 21, (1082); Ebu Davud, Savm 11, (2335); Tirmizi, Savm 2, (684); Nesai, Savm 31, 32 (4, 149).
Konu: Oruç
3153-) Müslim'in bir rivayetinde şöyle gelmiştir: "Cum'a gecesini, diğer geceler arasında gece namazına tahsis etmeyin, cum'a gününü de diğer günler arasında oruç günü olarak tayin etmeyin, ancak birinizin tutmakta olduğu oruç arasına denk gelirse o hariç."
Kaynak: Buhari, Savm 63; Müslim, Sıyam 147, 148; Ebu Davud, Savm 50, (2420); Tirmizi, Savm 42, (743).
Konu: Oruç
3154-) Abdullah İbnu Büsr es-Sülemi, kızkardeşi es-Samma (radıyallahu anh)'dan naklediyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cumartesi günü oruç tutmayın, ancak Allah'ın size farzettiği şeyde o gün oruç tutarsınız. Biriniz yiyecek nev'inden bir şey bulamaz da sadece üzüm (asması) kabuğu veya bir ağaç çöpü bulacak olsa onu ağzında çiğnesin (ve yine de cumartesi günü oruçlu olmasın).''
Kaynak: Ebu Davud, Savm 51, (2421); Tirmizi, Savm 43, (744); İbnu Mace, Sıyam 38, (1726); Ebu Davud hadisin mensuh olduğunu söylemiştir. Tirmizi de hasen demiştir.
Konu: Oruç
3155-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sahur yemeği yiyin, zira sahurda bereket var."
Kaynak: Buhari, Savm 20, Müslim, Sıyam 45, (1095); Tirmizi, Savm 17, (708); Nesai, Savm 18, (4, 141).
Konu: Oruç
3156-) Amr İbnu'I-As (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bizim orucumuzla Ehl-i Kitab'ın orucunu ayıran fark sahur yemeğidir.''
Kaynak: Müslim, Sıyam 46, (1096); Ebu Davud, Savm 15, (2343); Tirmizi, Savm 17, (709); Nesai, Savm 27, (4, 146).
Konu: Oruç
3157-) Zeyd İbnu Sabit (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'Ia birlikte sahur yemeği yedik, sonra namaza kalktık.'' Kendisine: "(Yemekle sahur) arasında ne kadar zaman geçti?'' diye sorulmuştu, şu cevabı verdi: "Elli ayet (okuyacak) kadar!"
Kaynak: Buhari, Savm 19, Mevakitu's-Salat 27, Teheccüd 8; Müslim, Sıyam 47, (1097); Tirmizi, Savm 14, (703); Nesai, Savm 21, 22, (4, 143).
Konu: Oruç
3160-) Talk İbnu Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Fecr-i kazib size mani olmasın, fecr-i sadık karşınıza çıkıncaya kadar yiyin için.''
Kaynak: Ebu Davud, Savm 17, (2348); Tirmizi, Savm 15, (705).
Konu: Oruç
3163-) Hz. Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Gece şu taraftan (doğudan) gelince, gündüz de şu taraftan (batıdan) gidince, güneş de batınca oruçlu orucunu açmıştır."
Kaynak: Buhari, Savm 43; Müslim, Sıyam 51, (1100); Ebu Davud, Savm 19, (2351); Tirmizi, Savm 12, (698).
Konu: Oruç
3165-) Sehl İbnu Sa'd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "İnsanlar iftarda ta'cile yer verdikleri müddetçe hayır üzere devam ederler."
Kaynak: Buhari, Savm 45; Müslim, Sıyam 48, (1098); Muvatta, Sıyam 6, (1, 288); Tirmizi, Savm 13, (699).
Konu: Oruç
3167-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namaz kılmazdan önce biçkaç taze hurma ile orucunu açardı. Eger taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Eğer kuru hurma da bulamazsa birkaç yudum su yudumlardı."
Kaynak: Ebu Davud, Savm 22, (2556); Tirmizi, Savm 10, (694).
Konu: Oruç
3170-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ramazan ayının sonunda oruçları vasletti (yani hiç bozmadan birkaç gün ard arda devam ettirdi). Onunla birlikte halk da vasletti. Durum ResululIah'a ulaşınca: Eğer Ramazan ayı bizim için uzatılsaydı biz onu öyle bir vaslederdik ki derine dalanlar (aşırılar) bundan (aşırılıklarından) vazgeçmek zorunda kalırlardı. Ben sizin gibi değilim. Ben gölgelenirim. Rabbim bana hem yedirir hem de içirir."
Kaynak: Buhari, Savm 48; Tenmenni 9; Müslim, Savm 57-60 (1103-1105); Tirmizi; Savm 62, (778).
Konu: Oruç
3171-) Ebu Bekr İbnu Abdirrahman'ın anlattığına göre, babası, Mervan'a Hz. Aişe ve Ümmü Seleme (radıyallahu anhüma)'nin kendisine şunu haber verdiklerini söylemiştir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ramazan ayında, rüya sebebiyle olmaksızın cünüb olarak fecir vaktine ulaştığı olurdu da, kalkıp yıkanır ve orucunu tutardı."
Kaynak: Buhari, Savm 22, 25; Müslim, Sıyam 76, (1109); Muvatta, Sıyam 12, (1, 291); Ebu Davud, Savm 36, (2388, 2389); Tirmizi, Savm 63, (779); Nesai, Taharet 123, (1, 108).
Konu: Oruç
3172-) Amir. İbnu Rebi'a (radıyallahu anh) anlatıyor: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ı, oruçlu iken misvaklandığını sayamayacağım kadar çok gördüm."
Kaynak: Buhari, Savm 27; Ebu Davud, Savm 26, (2364); Tirmizi, Savm 29, (725); (Buhari'nin rivayeti muallaktır).
Konu: Oruç
3174-) Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah. (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim yalanı ve onunla ameli terketmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur."
Kaynak: Buhari, Savm 8, Edeb 51; Ebu Davud, Savm 25, (2326); Tirmizi, Savm 16, (707).
Konu: Oruç
3175-) Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Biriniz yemeğe davet: edilince, oruçlu ise: "Ben oruçluyum" desin."
Kaynak: Müslim, Sıyam 159, (1150); Ebu Davud, Savm 76, (2461); Tirmizi, Savm 64, (780; 781); İbnu Mace, Sıyam 47, (1750).
Konu: Oruç
3176-) Hz. Aişe (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim bir kavme misafir olursa, onlar müsaade etmedikçe (nafile) oruç tutmasın."
Kaynak: Tirmizi Savm, 70, (789); Tirmizi, hadis için: "Münkerdir, Hişam İbnu Urve dışında sa biri tarafından rivayet edildiğini görmedik" der.
Konu: Oruç
3177-) Ümmü Ammare Bintu Ka'b (radıyallahu anha)'ın anlattığına göre: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yanına girmiştir. Ammare yemek ikram edince, Aleyhissalatu vesselam: "Sen de ye!" demiş, kadın: "Ben oruç tutuyorum'' deyince Resulullah şöyle buyurmuştur: "Oruçlu kimse, başkasına ikramda bulunur ve yemeğinden başkaları yerse, onlar yedikleri müddetçe melaike aleyhimüsselam oruçluya rahmet duasında bulunurlar." Bir başka rivayette şöyle denmiştir: "Oruçlunun yanında oruçsuzlar yemek yiyecek olursa, melekler oruçluya rahmet okurlar.''
Kaynak: Tirmizi, Savm 67, (784, 785, 786).
Konu: Oruç
3178-) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kadın, kocası varken izin almadan (nafile) oruç tutmasın." Ebu Davud'un rivayetinde, "Ramazan dışmda" ziyadesi vardır.
Kaynak: Buhari, Nikah 84; 86; Müslim, Zekat 84, (1026);. Ebu Davud, Savm 74, (2485); Tirmizi, Savm 65, (782);
Konu: Oruç