4015-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma demiştir ki: "Bir erkek hanımına bir defada "Sen üç talakla boşsun!" dese, bu bir talak sayılır."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 10, (2197).
Konu: Talak
4016-) Rezin'in zikrettiği bir rivayette (İbnu Abbas şöyle demiştir): "Erkek hanımına (aynı anda üstüste): "Sen boşsun, sen boşsun, sen boşsun" diye üç kere söylerse, bu bir boşama sayılır, yeter ki bunlarla birinci defaki söylediği "Sen boşsun!" sözünü te'kid etmeyi kastetmiş olsun veya, hanımıyla henüz gerdek yapmamış olsun."
Kaynak: Rezin
Konu: Talak
4017-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma'nın anlattığına göre, bir adam kendisine gelip: "Ben hanımımı yüz talakla boşadım, bu hususta fikriniz nedir (bana bir şey gerekir mi)?" diye sordu. Benden şu cevabı aldı: "Kadın senden üç talakla boşanmıştır. Geri kalan doksan yedisi ile Allah'ın ayetleriyle alay etmiş oluyorsun."
Kaynak: Muvatta, Talak (2, 552).
Konu: Talak
4018-) Mahmud İbnu Lebid radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a bir adamın hanımını üç talakla birden boşadığını haber verdiler. Öfke ile kalkıp: "Daha ben aranızda iken Allah'ın kitabıyla mı oynanıyor?" buyurdu. Derken birisi kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü, onu öldürmeyeyim mi?" dedi."
Kaynak: Nesai, Talak 6, 142).
Konu: Talak
4019-) Abdullah İbnu Yezid İbni Rükane an ebihi an ceddihi anlatıyor: "Dedim ki: "Ey Allah'ın Resûlü, (vallahi) ben hanımımı kesinlikle boşadım." "Peki bununla ne kasdettin?" diye sordu. "Bir (talak) kastettim" dedim. Bunun üzerine: "Bununla bir kastettiğine dair Allah'a yemin eder misin?" dedi. Ben de: "Vallahi bununla sadece bir talak kastettim" dedim. Bunun üzerine: "O halde bu senin kastettiğin şekildedir!" buyurdu ve kadını ona geri verdi. O ise, hanımı ikinci kere Hz. Ömer radıyallahu anh zamanında, üçüncü kere de Hz. Osman radıyallahu anh zamanında boşadı."
Kaynak: Tirmizi, Talak 2, (1177); Ebu Davud, Talak 10, (2196), 14, (2206, 2207, 2208).
Konu: Talak
4020-) İmam Malik'e ulaştığına göre, Ömer İbnu'l-Hattab radıyallahu anh'a, Irak'tan yazılarak sorulmuştur: "Bir erkek hanımına: "Senin ipin (benim elimde değil), boynundadır (dilediğin yere gidebilirsin)" dedi. (Bunun hükmü nedir, hanımı boş mu değil mi?)" Hz. Ömer bunun üzerine oradaki me'muruna: "Hacc mevsiminde beni Mekke'de bulmasını emret!" diye yazdı. Hz. Ömer radıyallahu anh tavaf yaparken, adam yanına gelip selam verdi. Hz. Ömer ona: "Sen kimsin" diye sordu. Adam kendini tanıtarak: "Ben seni bulmamı emrettiğin (Iraklı) kimseyim!" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer: "Ben sana şu Beyt-i Muazzama'nın Rabbi adına soruyorum: "İpin boynundadır!" derken ne kastettin?" dedi. Adam: "Sen bu mukaddes mekandan başka bir yerde yemin verseydin sana doğruyu söylemezdim. Ben bununla ayrılık kastetmiştim" dedi. Hz. Ömer radıyallahu anh: "Bunun hükmü senin kastettiğin şeydir" buyurdu."
Kaynak: Muvatta, Talak 5, (1, 551).
Konu: Talak
4021-) Nafi anlatıyor: "İbn Ömer radıyallahu anhüma haliyye ve beriyye hakkında derdi ki: "Bunlardan her biri üç kere boşanmış sayılır."
Kaynak: Muvatta, Talak 7, (1, 552).
Konu: Talak
4022-) İmam Malik'e ulaştığına göre: "Hz. Ali radıyallahu anha karısına: "Sen bana haramsın" diyen erkek hakkında: "Bu adam hanımını üç talakla boşadı" diyordu."
Kaynak: Muvatta, Talak 6, (1, 552).
Konu: Talak
4023-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Kim hannımını (kendine) haram kılarsa, bu, (boşanma ifade eden) bir şey değildir, bu söz bir yemindir, yemin kefaretinde bulunur. Nitekim ayet-i kerime'de Cenab-ı Hak; "Allah'ın Resulünde sizin için güzel örnek vardır." (Ahzab 21) buyurmuştur."
Kaynak: Buhari, Talak 8, Tefsir, Tahrim 1; Müslim, Talak 19, (1473); Nesai, Talak 16, (6, 151).
Konu: Talak
4024-) Yine Nesai'de şu rivayet mevcuttur: "Bir adam İbnu Abbas radıyallahu anhüma'ya gelerek: "Ben hanımımı kendime haram kıldım! (Ne yapayım, hükmü nedir?)" diye sordu. İbnu Abbas: "Yalan söyledin, o haram değildir" dedi ve şu ayeti okudu. (Mealen): "Ey Peygamber, Allah'ın sana helal kıldığını sen niye kendine haram ediyorsun?" (Tahrim 1). İbnu Abbas ayeti okuduktan sonra dedi ki: "Sen, bu sayılan kefaretlerin en ağırı olan köle azadını yerine getireceksin."
Kaynak: Nesai, Talak 16, (6, 151).
Konu: Talak
4025-) İmam Malik'e ulaştığına göre, bir adam İbnu Ömer radıyallahu anhüma'ya gelerek: "Ben, hanımımın işini kendi eline koydum, o da kendini (benden) boşadı. Bu hususta ne dersiniz?" diye sordu. İbnu Ömer radıyallahu anhüma: "Ben, kaadının yaptığı gibi olduğuna kaniyim" deyince adam: "Ey Ebu Abdirrahman, böyle yapma!" diye itiraz etti. İbnu Ömer ise: "Bunu ben değil, sen yaptın!" diye cevap verdi."
Kaynak: Muvatta, Talak 10, (2, 553).
Konu: Talak
4026-) Harice İbnu Zeyd anlatıyor: "Ben Zeyd İbnu Sabit radıyallahu anh'ın yanında oturuyor idim. Muhammed İbnu Ebi Atik gözlerinden yaşlar boşandığı halde ona uğradı. Zeyd radıyallahu anh: "Neyin var?" diye sordu: "Ben, dedi, hanımımın işini kendine bırakmıştım, o da beni bıraktı." "Peki (boşanma işini ona bırakmaya) seni sevkeden şey ne idi?" dedi. Muhammed İbnu Ebi Atik: "Kader!" deyince, Zeyd: "Dilersen hanımına dönersin, zira bu bir (talak)dır. Sen ise ona (kadına) daha çok hak sahibisin" fetvasını verdi."
Kaynak: Muvatta, Talak, 12, (2, 554).
Konu: Talak
4027-) Mesruk rahimehullah demiştir ki: "O beni ihtiyar ettikten sonra hanımımı bir veya yüz veya bin defa muhayyer kılmama aldırmam. Nitekim Hz. Aişe'ye sordum da bana: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam bizi muhayyer bırakmıştı. (Hepimiz onu ihtiyar ettik.) Bu, talak mıydı?" diye cevap verdi."
Kaynak: Buhari, Talak 5; Müslim, Talak 25, 1477; Ebu Davud, Talak 12, (2203); Tirmizi, Talak 4, (1179); Nesai, Nikah 2, (6, 56).
Konu: Talak
4028-) Tavus rahimehullah anlatıyor: "Ebu's-Sahba (adında birisi) İbnu Abbas radıyallahu anhüma'ya (sık sık sualler sorardı). Bir defasında: "Bir kimsenin, hanımını duhülden (temastan) önce üç kere boşaması halinde, alimlerin bunu, bir talak addettiklerini bilmiyor musunuz?" dedi. İbnu Abbas radıyallahu anh şu cevabı verdi: "Elbette biliyorum. Resûlullah aleyhissalatu vesselam, Hz. Ebu Bekir devirlerinde ve Hz. Ömer radıyallahu anhüma'nın hilafetinin de ilk yıllarında, bir erkek hanımını, daha onunla temastan önce boşayacak olsa, bu bir tek talak addediliyordu. Hz. Ömer, insanların talaka düşkünlüklerini görünce: "Erkeklerin aleyhine olarak bu talaklara müsaade ediyorum" dedi."
Kaynak: Müslim, Talak 17, (1472); Ebu Davud, Talak 10, (2199, 2200); Nesai, Talak 8, (6, 145).
Konu: Talak
4029-) Muhammed İbnu İyas İbnu'l-Bukeyr anlatıyor: "Bir adam karısını, temastan (gerdekten) önce üç talakla boşadı. Sonra da onunla nikahının devamını uygun gördü. Fetva sormaya gitti, ben de beraberinde idim. İbnu Abbas ve Ebu Hüreyre radıyallahu anhüm'ün yanlarına geldi. Onlar: "Senden başka bir erkekle evlenmedikçe o hanımla evlenmen mümkün değil!" dediler. Adam, "İyi ama ben onu bir talakla boşadım" dedi. İbnu Abbas radıyallahu anhüma: "sen, kendine ait fazlalığı elinden bırakmışsın!" buyurdu."
Kaynak: Muvatta, Talak 37, 39, (2, 570, 571); Ebu Davud, Talak 10, (2198). Bu metin Muvatta'daki metindir.
Konu: Talak
4030-) Ata İbnu Yesar rahimehullah anlatıyor: "Bir adam Abdullah İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma'ya, temastan (gerdekten) önce hanımını üç talakla boşayan kimsenin durumunu sordu. Ata rahimehullah der ki: "Ben bakirenin talakı birdir" dedim. Ancak Abdullah bana dedi ki: "Sen hikayecisin (kafadan attın). Bir talak, talak-ı bainle kadını boş kılar, üç ise, kadını bir başkasıyla evlenip ondan boşanıncaya kadar eski kocasına haram kılar."
Kaynak: Muvatta, Talak 33, (2, 570).
Konu: Talak
4031-) İbnu Ömer radıyallahu anhüma'dan rivayet edildiğine göre, hanımını hayızlı iken boşamış, babası Hz. Ömer radıyallahu anh, durumu Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a sormuştur. Aleyhissalatu vesselam da: "Ona emret, hanımına dönsün. Kadın temizleninceye kadar yanında tutsun. Sonra tekrar hayz olup temizleninceye kadar beklesin. Kadın temizlenince boşamak dilerse, temastan önce boşasın. İşte bu, aziz ve celil olan Allah'ın (boşama hususunda) emir buyurduğu iddettir." Müslim'in bir rivayetinde: "...Ona söyle, hanımına dönsün, sonra onu temizken veya hamile iken boşasın" demiştir.
Kaynak: Buhari, Talak 2, 3, 44, 45, Ahkam 13, Tefsir, Talak 1; Müslim, Talak 1, (1471); Muvatta, Talak 53, (2, 576); Ebu Davud, Talak 4, (2179-2185); Tirmizi, Talak 1, (1175); Nesai, Talak 1, 3, 4, (6, 137-141).
Konu: Talak
4032-) Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Matuh ve mükreh ve mecnunun talakı hariç bütün talaklar caizdir."
Kaynak: Tirmizi, Talak 15, (1191).
Konu: Talak
4033-) Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Matuh ve mükreh'inki hariç bütün talaklar mûteberdir" ve ilave ettiler: "Bilmez misin, kalem üç (kişi)den kaldırılmıştır: İfakat buluncaya kadar "mecnûn"dan, idrak edinceye kadar "çocuk"tan, uyanıncaya kadar "uyuyan"dan."
Kaynak: Buhari, Talak 11. Bab karşılığında senetsiz olarak kaydedilmiştir.
Konu: Talak
4034-) Yine Buhari'nin Hz. Osman radıyallahu anh'tan kaydettiği diğer bir rivayette şöyle buyrulmuştur: "Ne sarhoşun ne de mecnunun talakı muteber değildir."
Kaynak: Buhari, Talak 11, Bab karşılığInda senetsiz olarak kaydedilmiştir.
Konu: Talak
4035-) Yine Buhari'nin İbnu Abbas radıyallahu anhüma'dan kaydettiği bir diğer rivayette şöyle buyrulmuştur: "Ne müstekreh ne de mecnun'un talakı muteber değildir."
Kaynak: Buhari, Talak 11, Bab karşılığında senetsiz olarak kaydedilmiştir.
Konu: Talak
4036-) İmam Malik'e ulaştığına göre, Ömer İbnu'l-Hattab ve Abdullah İbnu Mes'ud, Salim İbnu Abdillah, Kasım İbnu Muhammed, İbnu Şihab, Süleyman İbnu Yesar radıyallahu anhüm şöyle hükmediyorlardı: "Kişi evlenmezden önce hanımını boşadığına dair yemin eder de sonra (yeminini tutmayarak) günah işlerse, işte bu, evlenince o adama gerekli olur."
Kaynak: Muvatta, Talak 73, (2, 584).
Konu: Talak
4037-) İbnu Mes'ud radıyallahu anh, "Evleneceğim her kadın boştur" diyen kimse hakkında derdi ki: "Bu kimse, kadının mensup olduğu kabileyi veya muayyen bir kadını ismen belirterek zikretmemişse, -malik olduğu hariç- onun bu sözüne hiç bir şey gerekmez."
Kaynak: Muvatta, Talak 73, (2, 585).
Konu: Talak
4038-) Amr İbnu Şuayb an ebihi an ceddihi radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Boşama, azadlık, satış malik olunan şeyler için caizdir. Kim günah bir şey üzerine yemin ederse ona yemin yoktur. Kim sıla-ı rahmi keseceğim diye yemin ederse, ona da yemin yoktur. Nezir de kendisiyle Allah'ın rızası taleb edilen şeyler üzerine yapılır."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 7, (2190, 2191, 2192); Tirmizi, Talak 6, (1181).
Konu: Talak
4039-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Allah talakı, nikahtan sonraya koymuştur."
Kaynak: Buhari, Talak 9, Bab karşılığında senetsiz olarak kaydetmiştir.
Konu: Talak
4040-) Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Cariyenin talakı iki talaktır, iddeti de -bir nüshada; "kurû'u da"- iki hayız müddetidir."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 6, (2189); Tirmizi, Talak 7, (1182); İbnu Mace, Talak 30, (2080).
Konu: Talak
4041-) İbnu Ömer radıyallahu anhüma derdi ki: "Köle, hanımını iki talakla boşadı mı artık kadın, başka bir kocaya var(ıp ondan boşan)madıkça ona haram olur. Bu kölenin hanımı hür de olsa, köle de olsa hüküm böyledir. Hür kadının iddeti üç hayız müddeti, köle kadının iddeti iki hayız müddetidir."
Kaynak: Muvatta, Talak 50, (2, 574).
Konu: Talak
4042-) Ebu Hasan Mevla Beni Nevfel anlatıyor: "İbnu Abbas radıyallahu anhüma'ya dedim ki: "Bir köle, nikahı altında bulunan köle bir kadını iki talakla boşasa, sonra bunlar azad edilseler, onunla yeniden evlenmek istemesi caiz olur mu?" İbnu Abbas radıyallahu anhüma sorumu şöyle cevapladı: "Evet! Ona bir talak daha kalmıştır, Resûlullah aleyhissalatu vesselam böyle hükmetti."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 6, (2187, 2188); Nesai, Talak 19, (6, 154, 155).
Konu: Talak
4043-) Nafi rahimehullah anlatıyor: "İbnu Ömer radıyallahu anhüma derdi ki: "Kim kölesine evlenme izni verirse, boşama yyetkisi kölenin elinde olur. Onun boşama yetkisinden hiç biri başkasının elinde olamaz. Ancak, kişinin kendi kölesinin cariyesini veya cariyesinin cariyesini almasında bir günah yoktur."
Kaynak: Muvatta, Talak 51, (2, 575).
Konu: Talak
4044-) Süleyman İbnu Yesar rahimehullah anlatıyor: "Nüfey' Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın zevce-i pakleri Ümmü Seleme'nin mükatebi idi veya, nikahında hür bir kadın olan bir köle idi. Nüfey' bu kadını iki talakla boşadı. Sonra kadını geri almak istedi. Durumu Hz. Osman ve Zeyd İbnu Sabit radıyallahu anhüma'ya sordu. Bunlar: "O artık sana haram oldu, o artık sana haram oldu!" dediler."
Kaynak: Muvatta, Talak 47, (2, 574).
Konu: Talak
4045-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma demiştir ki: "Cariyenin boşanması beş suretle vukûa gelir: Azad edilmesi, kocasının boşaması, efendisinin satması, efendisinin hibe etmesi, miras olmasıyla."
Kaynak: Rezin tahric etmiştir.
Konu: Talak
4046-) Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Ben, karı-koca iki kölemi azad etmek istemiştim. Resûlullah aleyhissalatu vesselam önce erkekten başlayıp sonra da kadını azad etmemi emretti." Rezin, (Resulullah'ın bu emrinin sebebini belirtmek üzere) şu ziyadede bulunmuştur: "....kadına hakk-ı hıyar (erkeği kabul veya reddetme muhayyerliği) olmasın diye."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 22, (2237); Nesai, Talak 28, (6, 161).
Konu: Talak
4047-) Yine Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Berire radıyallahu anha'da üç sünnet vardı: 1. Azad edildi ve kocasını tercih edip etmemede muhayyer kılındı. 2. Resûlullah aleyhissalatu vesselam onun hakkında: "Vela, azad edenedir" buyurdu. 3. Resûlullah aleyhissalatu vesselam, tencere kaynarken eve girmişti. Kendisine ekmek ve evde bulunan katıktan bir sofra kuruldu. "Galiba bir tencerenin kaynadığını görüyorum" buyurdu. Oradakiler: "Evet ama, bu Berire'ye tasadduk edilen bir ettir. Sen ise sadaka yemiyorsun!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Bu ona sadakadır, (ama ondan) bize hediyedir!" buyurdu."
Kaynak: Buhari, Talak 14, Nikah 18, Et'ime 31, Itk 10, Feraiz 22, 23, 19, 25; Müslim, Itk 14, (1504); Muvatta, Talak 25, (2, 562); Ebu Davud, Talak 19, (2233, 2235, 2236); Tirmizi, Rada' 7, (1154, 1155); Nesai, Talak 29, 30, (6, 162, 163).
Konu: Talak
4048-) İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Berire'nin kocası, Muğis adında bir köle idi. Ben onu, berire'nin etrafında ağlayarak tavaf edercesine dolaştığını görür gibiyim. Gözyaşları sakallarını ıslatmıştı. Hatta Resûlullah aleyhissalatu vesselam bir ara amcası Abbas radıyallahu anh'a: "Muğis'in Berire'ye olan sevgisine mukabil, Berire'nin Muğis'e olan nefreti seni hayrete sevketmiyor mu?" buyurdu. (Muğis'in haline acıyarak) Berire'ye: "Muğis'e ric'at etmez misin?" diye şefaatte bulundu. Ancak Berire kararlı idi: "Ey Allah'ın Resulü, bunu emir mi buyuruyorsunuz? (Eğer, emirse hayhay. Hemen ayrılma kararımdan döneyim!)" dedi. Resûlullah: "Hayır! Ben sadece onun lehine şefaatte bulunuyorum!" deyince, Berire: "Öyleyse ona ihtiyacım yok!" cevabını verdi."
Kaynak: Buhari, Talak 15, 16; Ebu Davud, Talak 31, (2231, 2232); Tirmizi, Rada' 7 (1156); Nesai, Kudat 27, (8, 245).
Konu: Talak
4049-) İmam Malik'e ulaştığına göre: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın zevce-i pakleri, ümmü'l-mü'minin Hafsa radıyallahu anha, beni Adiyy'e ait bir cariye olan Zebra'ya -ki bir kölenin nikahı altında idi ve efendisi azad etmişti- haber salıp yanına çağırttı ve dedi ki: (Şimdi sen, zevcin sana temas etmedikçe muhayyersin.) Eğer sükût edersen, muhayyerliğin kalmaz." Böyle bir hakkın varlığını öğrenen kadın derhal: "O boştur, yine boştur, yine boştur" diyerek kocasını üç talakta boşadı."
Kaynak: Muvatta, Talak 27, (2, 563).
Konu: Talak
4050-) Abdullah İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Talaku's-sünne (sünnete uygun boşama), kadını temizlik döneminde cimada bulunmadan yapılan boşamadır."
Kaynak: Nesai, Talak 2, (6, 140).
Konu: Talak
4051-) İmam Malik anlatıyor: "İbnu'l-Müseyyeb'i, Humeyd İbnu Abdirrahmen İbni Avf'ı, Ubeydullah İbni Abdillah ibni Utbe'yi, Süleyman İbnu Yesar'ı dinledim, hepsi de Ebu Hüreyre'nin şöyle söylediğini işitmiş olduklarını bildirdiler: "Ben Hz. Ömer radıyallahu anh'ı dinledim. Demişti ki: "Bir kadını kocası, bir veya iki talakla boşayıp, kadını (iddeti bitip de başkasına) helal oluncaya kadar bıraksa, kadın da bir başka erkekle evlense, bu ikinci koca ölse veya kadını boşasa, sonra kadın tekrar ilk kocası ile evlense, bu kadın onun yanında, önceden baki kalan talak(lar) üzerine olur." İmam Malik der ki: "İşte bu, hiç bir ihtilaf olmaksızın kabullendiğimiz sünnettir."
Kaynak: Muvatta, Talak 77, (1, 586).
Konu: Talak
4052-) Muharrib İbnu Disar, İbnu Ömer radıyallahu anhüma'dan naklen anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Allah'ın, helal kıldıkları arasında en sevmediği şey talaktır." Bir diğer rivayette ise şöyle gelmiştir: "Allah'ın en sevmediği helal, talaktır."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 3, (2177, 2178).
Konu: Talak
4053-) Sevban radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Hangi kadın, (çok ciddi) bir gerek yokken kocasına boşanma talebinde bulunursa, bilsin ki, cennetin kokusu kendisine haramdır."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 18, (2226); Tirmizi, Talak 11, (1187); İbnu Mace, Talak 21, (2055).
Konu: Talak
4054-) Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Erkek hanımını boşamak isteyince hemen boşuyordu. Erkek, yüz ve hatta daha çok kerelerde boşamış olsa, iddeti içerisinde iken, döndüğü takdirde kadın yine de onun hanımı olmaya devam ediyordu. Bu hal şu hadiseye kadar devam etti. Bir adam hanımına: "Vallahi seni ne tam boşayacağım ne de himayeme alacağım, ebedi şekilde böyle tutacağım!" dedi. Kadın: "Bu nasıl olur?" deyince: "Seni boşayacağım, iddetin bitmek üzere iken geri döneceğim. (Bu şekilde tekrar edeceğim) cevabını verdi. Kadın bunun üzerine Aişe radıyallahu anha'ya gidip durumu haber verdi. Aişe, Resûlullah gelinceye kadar cevap vermedi. Durumu O'na anlattı. Aleyhissalatu vesselam da sükût buyurdular. Derken şu ayet indi. (Mealen): "Boşama iki def'adır. (Ondan sonrası) ya iyilikle tutmak, ya güzellikle salmaktır. (Ey kocalar! boşandığınız zaman) onlara (kadınlara verdiğiniz bir şeyi (mehri geri) almanız size helal olmaz..." (Bakara 229). Aişe radıyallahu anha dedi ki: "Bunun üzerine halk (o günden itibaren) talaka (yeniden yönelip) gözden geçirdi, bir kısmı boşadı, bir kısmı boşamadı."
Kaynak: Tirmizi, Talak 16, (1192).
Konu: Talak
4055-) İmran İbnu Husayn radıyallahu anhüma'nın anlattığına göre kendisine, hanımını boşayıp sonra da onunla cima yapan, kadını ne boşadığı ne de rücû ettiği hususunda işhadda (beyanda) bulunmayan bir adam, durumunu sormuş, onun da cevabı şu olmuştur: "Sen hanımını sünni olmayan talakla boşamışsın, sünni olmayan tarzda geri dönmüşsün. Boşadığına da, döndüğüne de işhadda bulun ve (şahidleme işini) bir daha terketme."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 5, (2186); İbnu Mace, Talak 5, (2025).
Konu: Talak
4056-) Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir kadının kız kardeşinin tabağındakini boşaltmak ve kendisi evlenmek için boşanmasını talebetmesi helal değildir. Kendine de (rızık, nafaka nev'inden Allah tarafından) takdir edilen şey vardır."
Kaynak: Buhari, Nikah 53, Kader 4; Müslim, Nikah 38, (1408); Muvatta, Kader 7, (2, 900); Ebu Davud, Talak 2, (2176); Tirmizi, Talak 14, (1190); Nesai, Büyü 19, (7, 258).
Konu: Talak
4057-) Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Üç şey vardır ki onların ciddisi de ciddi, şakası da ciddidir: Nikah, talak, ric'at."
Kaynak: Ebu Davud, Talak 9, (2194); Tirmizi, Talak 9, (1184).
Konu: Talak
4058-) Abdurrahman İbnu Avf radıyallahu anh'tan rivayete göre o, "hanımını boşamış, ve onu bir cariye ile nimetlendirmiştir."
Kaynak: Muvatta, talak 45, (2, 573).
Konu: Talak
5592-) Yine Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki kadın, şeytan suretinde gelir, şeytan suretinde gider. Biriniz bir kadında hoşuna giden bir husus görürse, hemen hanımına gelsin; zira bu, nefsinde uyananı giderir."
Kaynak: Müslim, Nikah 9, (1403); Ebu Davud, Nikah 44, (2151); Tirmizi, Nikah 9, (1158).
Konu: Talak
5593-) İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam, kişiyi, kardeşi bir kızı isteme sırasında o kıza talip olmaktan nehyetti. "Ne zaman isteyen vazgeçer veya kendine izin verirse o takdirde talib olabilir" buyurdu."
Kaynak: Buhari, Nikah 45; Müslim, Nikah 49-56, (1412-1414); Muvatta, Nikah 1, (2, 523); Ebu Davud, Nikah 18, (2081); Nesai, Nikah 19, (6, 71); Tirmizi, Nikah 38, (1134).
Konu: Talak
5594-) İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam bize hacet duasını öğretti. Şöyleydi: "Hamd Allah'a mahsustur. O'ndan yardım dileriz, O'ndan af talep ederiz, nefsimizin şerlerinden, amellerimizin kötülerinden O'na sığınırız. Allah kime hidayet verirse onu saptıracak yoktur. Allah kimi de saptırmışsa, onu da hidayete erdirecek yoktur. Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. Muhammed'in O'nun kulu ve resûlü olduğuna da şehadet ederim. Ey iman edenler, adını zikrederek birbirinize talepte bulunduğunuz Allah'tan ve aranızdaki akrabalık bağın(ı koparmak)tan korkun! Şurası muhakkak ki Allah üzerinizde murakıbtır" (Nisa 1). "Ey iman edenler! Allah'tan hakkıyla korkun. Sakın ha müslümanlar olmaktan başka şekilde ölmeyin" (Al-i İmran 102). "Ey iman edenler Allah'tan korkun ve sağlam bör söz söyleyin. Ta ki Allah sizin işlerinizi salaha çıkarsın ve günahlarınızı da affetsin. kim Allah ve Resûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur." (Ahzab 70-71).
Kaynak: Ebu Davud, Nikah 33, (2118); Tirmizi, Nikah 16, (1105); Nesai, Cum'a 24, (3, 105).
Konu: Talak
5595-) Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İçerisinde teşehhüd bulunmayan bir dua, kesilmiş el gibidir."
Kaynak: Tirmizi, Nikah 16, (1106); Ebu Davud, Edeb 22, (4841).
Konu: Talak
5596-) Beni Süleym'den bir adam anlatmıştır: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'dan Ümame Bintu Abdilmuttalib radıyallahu anha'yı istedim, onu bana teşehhüd okumadan nikahladı."
Kaynak: Ebu Davud, Nikah 30, (2120).
Konu: Talak
5597-) Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Biriniz bir kadının talibi olunca, onun kendini evlenmeye davet eden yerini görmeye muktedirse, onu hemen yapsın."
Kaynak: Ebu Davud, Nikah 19, (2082).
Konu: Talak
5598-) Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Adamın biri Ensardan bir kadınla evlenmişti. Resûlullah aleyhissalatu vesselam: "Kadına baktın mı?" diye sordu. Adam: "Hayır" deyince: "Git, kadına bak. Çünkü ensarın gözlerinde bir şey vardır!" buyurdular."
Kaynak: Müslim, Nikah 74, (1424); Nesai, Nikah 23, (6, 77).
Konu: Talak
6603-) Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Berire üç hayız müddetince iddet beklemekle emrolundu."
Kaynak:
Konu: Talak
6604-) İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resulullah aleyhisselatu vesselam buyurdular ki: "Köle kadının talakı ikidir, iddeti de iki hayız müddetidir."
Kaynak:
Konu: Talak
6605-) İbnu Abbas radıyallahu anhuma anlatıyor: "Bir adam Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın yanına gelerek: "Ey Allah'ın Resulü! Efendim beni köle kadını ile evlendirmişti. Şimdi de hanımla aramı ayırmak (boşandırmak) istiyor" dedi. Bunun üzerine Aleyhissalatu vesselam minbere çıkarak şu hitabede bulundu: "Ey insanlar! Sizden birine ne oluyor ki, kölesini cariyesi ile evlendirip, sonra da aralarını ayırmak ister. Boşama yetkisi, şüphesiz kadının bacağını tutan (kocay)a aittir, (kölenin efendisine ait değildir)."
Kaynak:
Konu: Talak