İnternetteki
En Kapsamlı
Hadis Arama Motoru

Videolar


Nefis Konulu Hadisler


5800-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Ben Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın terkisinde idim. Bana şu nasihatta bulundu: "Yavrum! Allah'a karşı (emir ve yasaklarına uyarak edebini) koru, Allah da seni (dünya ve ahirette) korusun! Allah'ı(n üzerindeki hukukunu) koru ki O'nu karşında (dünya ve ahiretin fenalıklarına karşı hami) bulasın -veya önünde demişti: Bollukta Allah'ı tanı ki, darlıkta da O, seni tanısın. (Dünya ve ahiretle ilgili) bir şey isteyince Allah'tan iste. Yardım talep edeceksen Allah'tan yardım dile. Zira kullar, Allah'ın yazmadığı bir hususta sana faydalı olmak için biraraya gelseler, bu faydayı yapmaya muktedir olamazlar. Allah'ın yazmadığı bir zararı sana vermek için biraraya gelseler, buna da muktedir olamazlar. Kalemlerin mürekkebi kurudu ve sayfalar dürüldü. Sen, yakini bir imanla, tam bir rıza ile Allah için çalışmaya muktedir olabilirsen çalış; şayet buna muktedir olamazsan, hoşuna gitmeyen şeyde, sabırda çok hayır var. Şunu da bil ki Nusret(i ilahi) sabırla birlikte gelir, kurtuluş da sıkıntıyla gelir, zorlukta da kolaylık vardır, bir zorluk iki kolaylığa asla galebe çalamayacaktır."

Kaynak:  Rezin bu elfazla tahric etmiştir. Tirmizi'de muhtasar olarak kaydedilmiştir. Sıfatu'l-Kıyamet 60, (3518).

Konu:  Nefis


5801-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Bir gün, Resûlullah aleyhissalatu vesselam ashabına: "Şu kelimeleri kim benden) alıp onlarla amel edecek ve onlarla amel edecek olana öğretecek?" buyurdular. Ben hemen atılıp: "Ben! Ey Allah'ın Resûlü!" dedim. Aleyhissalatu vesselam elimden tuttu ve beş şey saydı: - Haramlardan sakın, AIlah'ın en abid kulu ol! - Allah'ın sana ayırdığına razı ol, insanların en zengini ol! - Komşuna ihsanda bulun, mü'min ol. - Kendin için istediğini başkaları için de iste, müslüman ol! - Fazla gülme. Çünkü fazla gülmek kalbi öldürür."

Kaynak:  Tirmizi, Zühd 2, (2306); İbnu Mace, Zühd 24, (4217).

Konu:  Nefis


5802-)  Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Rabbım bana dokuz şey emretti: - Gizli halde de aleni halde de Allah'tan korkma(mı), - Öfke ve rıza halinde de adaletli söz (söylememi), - Fakirlikte de zenginlikte de iktisad (yapmamı), - Benden kopana da sıla-ı rahm yapmamı, - Beni mahrum edene de vermemi, - Bana zulmedeni affetmemi, - Susma halimin tefekkür olmasını, - Konuşma halimin zikir olmasını, - Bakışımın da ibret olmasını, - Ma'rufu (doğru ve güzel olanı) emretmemi."

Kaynak:  Rezin tahric etmiştir.

Konu:  Nefis


5803-)  Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın kılıncının kabzasında şu ibareyi bulduk. "Sana zulmedeni affet. Sana küsene git, sana kötülük yapana iyilik yap! Aleyhine de olsa hakkı söyle!"

Kaynak:  Rezin tahric etmiştir.

Konu:  Nefis


5804-)  Zeydu'I-Hayr radıyallahu anh anlatıyor: "Ey Allah'ın Resulü dedim, Allah'ın rızasını arzu eden kimselere ve Allah'ın rızasını arzu etmeyen kimselere Allah'ın koyduğu alamet nedir, bana haber verin!" Cevaben: "Ey Zeyd sen nasıl sabahladın?" diye sordu. "Hayrı ve hayır ehlini seviyorum: Eğer hayır yapmaya muktedirsem yapmaya koşuyorum. Eğer yapamaz, kaçırırsam bu sebeple üzülüyorum ve onu yapmaya, şevkim daha da artıyor!" dedim. Bunun üzerine Aleyhissalatu vesselam: "İşte bu söylediklerin Allah'ın rızasını arayanlara Allah'ın koyduğu alamettir. Eğer Allah senin başka bir şey olmanı isteseydi, seni ona hazırlardı" buyurdular."

Kaynak:  Hadisi Rezin tahriç etmiştir.

Konu:  Nefis


5805-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İtidal (orta yol üzere olmak), teenni(li davranmak), hal ve gidişi iyi olmak peygamberliğin yirmidört cüzünden bir cüzdür."

Kaynak:  Muvatta, Şi'r 17 (2, 954, 955); Ebu Davud, Edeb 2, (4776).

Konu:  Nefis


5806-)  Ebu Eyyub radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Dört şey vardır, bunlar geçmiş peygamberlerin sünnetlerindendir: Haya, koku sürünme, evlenme, misvak kullanma."

Kaynak:  Tirmizi, Nikah 1, (1080).

Konu:  Nefis


5807-)  Abdulmüheymin İbnu Abbas İbni Sa'd es-Saidi, babası tarikiyle dedesinden naklediyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Teenni Allah Teala'dandır, acele de şeytandan."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 66, (2013).

Konu:  Nefis


5808-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam Eşeccü Abdi'l-Kays 'a dedi ki: "Muhakkak ki sende, Allah ve Resülünün sevdiği iki haslet var; hilm ve teenni."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 66, (2012); Müslim, İman 25, (17).

Konu:  Nefis


5809-)  Ebu Davud merhum, Abdu'l-Kays heyetinde dahil olan Zari'den naklettiği ve uzunca bir kıssanın da bulunduğu rivayetinde şu ziyadeye yer verir: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam kendisine bunları söyleyince o (Eşecc): "Ey Allah'ın Resûlü! Bu iki hasletle ben (şahsi gayretimle) mi ahlaklandım yoksa Allah mı cibilliyetime (yaratılışıma, tabiatıma) koydu?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam da: "Allah Teala Hazretleri seni o iki haslet üzere yarattı!" buyurdular. Bu cevap üzerine Eşecc: "Allah ve Resûlünün sevdiği iki haslet üzere beni yaratan Allah'a hamd olsun!" dedi."

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 161, (5225).

Konu:  Nefis


5810-)  Sa'd İbnu Ebi Vakkas radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Teenni, ahiretle ilgili olanlar dışında, her amelde güzeldir."

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 11, (4810).

Konu:  Nefis


5811-)  İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim Allah adına sığınma talebinde bulunursa ona sığınma, verin, kim Allah adına isterse ona verin, kim sizi davet ederse ona icabet edin; kim size bir iyilik yaparsa karşılıkta bulunun, şayet verecek bir şey bulamazsanız kendinizi, ona karşılığını vermiş görünceye kadar dua edin."

Kaynak:  Nesai, Zekat 72, (5, 82); Ebu Davud, Zekat 38, (1672).

Konu:  Nefis


5812-)  Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sakın sizden kimse Allah hakkında hüsnüzanda bulunmadan son nefesini vermesin."

Kaynak:  Müslim, Cennet 81, (2877); Ebu Davud, Cenaiz 17, (3113).

Konu:  Nefis


5813-)  Sahiheyn ve Tirmizi de Ebu Hureyre'den gelen diğer bir hadiste Resûlullah şöyle buyurmuştur: "Allah Teala Hazretleri şöyle buyurdu: "Ben, kulumun benim hakkımdaki zannına göreyimdir." Müslim ve Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade vardır: "O bana dua edince ben onunlayım."

Kaynak:  Buhari, Tevhid 35; Müslim, Zikr 1, (2675); Tirmişi, Zühd 51, (2389).

Konu:  Nefis


5814-)  Ebu Davud ve Tirmizi'de Ebu Hureyre'den gelen bir rivayette Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın şöyle söylediği kaydedilmiştir: "Allah Teala hakkında hüsnüzan, güzel ibadettendir."

Kaynak:  Tirmizi, Da'avat 146, (3604); Ebu Davud, Edeb 89, (4993).

Konu:  Nefis


5815-)  Hz. Ebu Zerr radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Her nerede olursan ol Allah'tan ittika et ve kötülüğün arkasından iyilik yap, bu onu yok eder. İnsanlara iyi ahlakla muamele et."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 55, (1988).

Konu:  Nefis


5816-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'dan ateşe insanları en çok atan şeyin ne olduğu soruldu. "Ağız ve ferc!" buyurdular. En ziyade neyin insanları cennete soktuğundan sordular: "Allah'a takva ve güzel ahlak!" buyurdular."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 62, (2005).

Konu:  Nefis


5817-)  Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a soruldu: "Mü'minlerden hangisi efdal (enfaziletli)dir?" "Ahlakça en güzelleridir!" cevabını verdi. Tekrar soruldu: "Pekiyi, mü'minlerden hangisi en akıllıdır?" "Ölümü en çok zikreden ve kendilerine gelmezden önce onun için en iyi hazırlığı yapanlardır. İşte akıllılar bunlardır."

Kaynak:  Rezin tahric etmiştir. İbnu Mace, Zühd 31, (4259).

Konu:  Nefis


5818-)  Hz. Semüre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Haseb maldır, kerem takvadır."

Kaynak:  Tirmizi, Tefsir, Hucurat, (3268).

Konu:  Nefis


5819-)  Hz. Ebu Bekre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a "Hangi insan daha hayırlıdır?" diye sorulmuştu: "Ömrü uzun, ameli de güzel olandır" buyurdular." "Öyleyse insanların kötüsü kimdir?" diye soruldu: "Ömrü uzun, ameli kötü olandır!" buyurdular."

Kaynak:  Tirmizi, Zühd 22, (2331).

Konu:  Nefis


5820-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam (bir gün): "Size en hayırlınızın ve en şerlinizin kim olduğunu haber vermiyeyim mi?" buyurdular ve bunu üç kere tekrar ettiler. Cemaat: "Evet, haber veriniz!" dedi. "En hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve şerri dokunmayacağı hususunda emin olunandır; en şerliniz de kendisinden hayır ümit edilmeyen ve şerrinden de emin olunmayan kimsedir."

Kaynak:  Tirmizi, Fiten 76, (2264).

Konu:  Nefis


5821-)  İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İki haslet vardır, bunlar kimde bulunursa Allah onu şükredici ve sabrediciler arasına kaydeder: - Diyanette kendinden üstün olana bakıp, ona uymak. - Dünyalıkta kendinden aşağı olana bakıp, Allah'ın kendine vermiş olduğu üstünlüğe hamdetmek. İşte böyle olan kimseyi Allah şükredici ve sabredici olarak yazar. Kim de diyanette kendinden aşağı olana bakar, dünyalıkta da kendinden üstün olana bakar ve elde edemediğine üzülürse Allah onu şükredici ve sabredici olarak yazmaz."

Kaynak:  Tirmizi, Kıyamet 59, (2514).

Konu:  Nefis


5822-)  Ukbe İbnu Amir radıyallahu anh anlatıyor: "Bir gün): "Ey Allah'ın Resûlü! Kurtuluşumuz nasıl olacak?" diye sormuştum, şöyle cevap verdiler: "Dilini tut, evini genişlet, günahlarına da ağla!"

Kaynak:  Tirmizi, Zühd 61, (2408).

Konu:  Nefis


5823-)  İmam Malik anlatıyor: "Bana ulaştığına göre, Lokman Hekim'e: "Sende gördüğümüz bu (meziyetin mahiyeti) nedir? diye sormuşlardı. (Bununla onun faziletlerini kastetmişlerdi). Şu cevabı verdi: "Doğru sözlülük, emaneti yerine getirmek, beni ilgilendirmeyen şeyi terketmek." Bir rivayette şu ziyade gelmiştir: "Vaadime vefakarlık etmek."

Kaynak:  Muvatta, Kelam 17, (2, 990).

Konu:  Nefis


5824-)  İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kendisi ateşe haram edilen ve kendisine de ateşin haram kılındığı kimseyi size haber vermeyeyim mi? Ateş, (halka) her yakın olana, yumuşak huylu ve insanlara kolaylık gösterene haram kılınmıştır."

Kaynak:  Tirmizi, Kıyamet 46, (2490).

Konu:  Nefis


5825-)  Hz. Sevban radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim şu üç şeyden beri olarak ölürse cennete girer: - Kibir, - Gulûl, - Borç."

Kaynak:  Tirmizi, Siyer 21, (1572, 1573).

Konu:  Nefis


5826-)  Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Halim olan zelle sahibidir, hakim olan tecrübe sahibidir."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 86, (2034).

Konu:  Nefis


5827-)  Hz. Huzeyfe radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sakın sizden kimse kararsız olup da: "Ben insanlarla beraberim, eğer insanlar iyilik yaparsa ben de iyilik yaparım, kötülük yaparsa ben de kötülük yaparım" demesin. Aksine, nefsinizi sabit tutun, halk iyilik yaptımı siz de iyilik yapın, kötülük yaparsa zulme yer vermeyin."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 63, (2008).

Konu:  Nefis


5828-)  Huzeyfe radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir mü'minin nefsini alçaltıp zelil kılması muvafık değildir." Orada bulunanlar: "Kişi nefsini nasıl zelil kılare?" dediler. "Takat getiremeyeceği belaya karşı kendini ileri sürer!" buyurdular."

Kaynak:  Tirmizi, Fiten 67, (2255).

Konu:  Nefis


5829-)  Hz. Muaviye radıyallahu anh'ın anlattığına göre, Hz. Aişe radıyallahu anha'ya: "Bana bir mektupla vasiyetini yaz, fakat çok şey yazma!" diye bir mektup yolladı. Hz. Aişe de cevaben şöyle yazdı: "Selam üzerine olsun! Emma ba'd: Ben Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın: "Kim halkın öfkesini dinlemeden Allah'ın rızasını ararsa insanların sıkıntısına karşı Allah kifayet eder. Kim de Allah'ın öfkesini dinlemeden halkın rızasını ararsa, Allah onu insanlara havale eder" dediğini işittim; selam üzerine olsun!"

Kaynak:  Tirmizi, Zühd 65, (2416).

Konu:  Nefis


5830-)  Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Mü'min saftır, kerimdir. Facir, hilekardır, leimdir (alçaktır)."

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 6, (4790); Tirmizi, Birr 41, (1965).

Konu:  Nefis


5831-)  Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Mü'min, bir (yılanın) deliğinden iki defa sokulmaz."

Kaynak:  Buhari, Edeb 83; Müslim, Zühd 63, (2998); Ebu Davud, Edeb 34, (4862)

Konu:  Nefis


5832-)  Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildiğim zaman bana salat okumayan kimsenin de burnu sürtülsün!"

Kaynak:  Tirmizi, Da'avat 110, (3539).

Konu:  Nefis


5833-)  Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Bir adam: "Ey Allah'ın Resûlü babam nerededir?" diye sormuştu. "Cehennemde!" buyurdular. Adam (gitmek üzere) geri dönünce, Aleyhissalatu vesselam adamı çağırdı ve: "Muhakkak ki, benim babam da senin baban da ateşteler!" buyurdu."

Kaynak:  Müslim, İman 347, (203); Ebu Davud, Sünnet 18, (4718).

Konu:  Nefis


5834-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İsa aleyhisselam hırsızlık yapan bir adam görmüştü: "Hırsızlık mı yaptın?" dedi. Adam: "Asla! Kendisinden başka ilah olmayan Zat'a yemin olsun" diye cevap verince Hz. İsa: "Allah'a inandım, gözlerimi tekzib ettim!" dedi."

Kaynak:  Buhari, Enbiya 48; Müslim, Fezail 149, (2368); Nesai, Kudat 36, (8, 249).

Konu:  Nefis


5835-)  İmam Malik anlatıyor: "Bana ulaştığına göre, bir adam İbnu'z-Zübeyr radıyallahu anhüma'ya şöyle yazdı: "Haberiniz olsun: Takva ehlinin birkısım alametleri vardır ki, bunlar sayesinde kendileri bilinebilir, onlar da bunları bilirler: Şöyle ki müttaki: - (İhtilaf halinde) verilen hükme razı olur, - Nimetlere şükreder, - Belaya sabreder, - Dilinden doğru çıkar, - Kur'an'ın ahkamını kendine yol yapar. İmam, çarşılardan bir çarşı (gibi)dir, hak ehlinden ise, ehl-i hak, hak (yükünü) ona yıkar; batıl ehlinden ise, batıl ehli de batıl (yükünü) ona yıkar."

Kaynak:  Rezin tahric etmiştir.

Konu:  Nefis


5836-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular: "Üç kişi vardır ki, Allah Kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azab vardır: - Sahrada, fazla suyu bulunduğu halde ondan yolcuya vermeyen kimse. Kıyamet günü Allah onun karşısına çıkıp: "Bugün ben de senden fzlımı (lütfumu) esirgiyorum, tıpkı senin (dünyada iken) kendi elinin eseri olmayan şeyin fazlasını esirgediğin gibi" der. - İkindi vaktinden sonra, bir mal satıp müşterisine Allah Teala'nın adını zikrederek bunu şu şu fiyatla almıştım diye yalandan yemin ederek, muhatabını inandıran ve bu suretle malını satan kimse. - Sırf dünyevi bir menfaat için bir imama biat eden kimse; öyle ki, dünyalıktan istediklerini verirse biatında sadıktır, vermezse sadık değildir."

Kaynak:  Buhari, Şirb 2, Hiyel 12; Müslim, İman 173, (108); Ebu Davud, Büyü' 62, (3474, 3475); Nesai, Büyû', 6, (7, 247).

Konu:  Nefis


5837-)  Hz. Ebu Zerr radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam: "Üç kişi vardır, Kıyamet gününde Allah onlara ne konuşur, ne nazar eder ne de günahlardan arındırır, onlar için elim bir azab vardır!" buyurdu ve bunu üç kere de tekrar etti. Ben: "Ey Allah'ın Resûlü! Öyleyse onlar büyük zarara ve hüsrana uğramışlardır. Kimdir bunlar?" dedim. Şöyle saydılar: "(Elbisesini kibirle, yerlere kadar salıp) süründüren, yaptığı iyiliği başa kakan, malını yalan yeminlerle reklam eden kimseler!"

Kaynak:  Müslim, İman 171, (106); Ebu Davud, Libas 28, (4087, 4088); Tirmizi, Büyû' 5, (1211); Nesai, Büyû' 5, (7, 245).

Konu:  Nefis


5838-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Üç kişi vardır, Kıyamet günü Allah Teala hazretleri onlara konuşmaz, nazar etmez, günahlardan da arındırmaz, onlara elim bir azab vardır: - Zina eden yaşlı, - Yalan söyleyen devlet reisi, - Büyüklenen fakir."

Kaynak:  Müslim, İman 172, (107); Nesai, Zekat 77, (5, 86).

Konu:  Nefis


5839-)  İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Üç kişi vardır, Kıyamet günü Allah onlara nazar etmez: Anne ve babasının hukukuna riayet etmeyen kimse, erkekleşen kadın ve deyyûs kimse."

Kaynak:  Nesai, Zekat 69, (5, 81).

Konu:  Nefis


5840-)  Yine Nesai'nin bir rivayetinde Resûlullah şöyle buyurmuştur: "Üç kişi vardır, cennete girmeyecektir: Anne babasının hukukuna riayet etmeyen kimse; içki düşkünü olan kimse; verdiğini başa kakan kimse."

Kaynak:  Nesai, Zekat 69, (5, 81).

Konu:  Nefis


5841-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri şöyle dedi: "Üç kişi vardır, Kıyamet günü ben onların hasmıyım: "Benim adıma (yemin) edip sonra gadreden kimse, hür bir kimseyi satıp parasını yiyen kimse, bir işçiyi ücretle tutup çalıştırdığı halde, ücretini vermeyen kimse."

Kaynak:  Buhari, Büyü' 106).

Konu:  Nefis


5842-)  Sehl İbnu Sa'd radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim bana çeneleri ile bacakları arasındaki şeyler hususunda garanti verirse, ben de ona cennet hususunda garanti veririm."

Kaynak:  Buhari, Rikak 23, Hudud 19; Tirmizi, Zühd 61, (2410).

Konu:  Nefis


5843-)  Ebu berze el-Eslemi radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sizin hakkınızda en ziyade korktuğum şey, zenginlik hırsı ile karınlarınızın ve ferçlerinizin şehvetleri bir de fitnelerin şaşırtmalarıdır."

Kaynak:  Rezin tahric etmiştir. (Hadis Ahmed İbnu Hanbel'in Müsned'inde gelmiştir: 4, 420, 423.

Konu:  Nefis


5844-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Zani bir kimse, zina yaptığı sırada mü'min olarak zina yapmaz, hırsız da çaldığı sırada mü'min olarak hırsızlık yapmaz, içkici, içki içtiği sırada mü'min olduğu halde içki içmez; insanların, onun yüzünden, gözlerini kendine kaldıracakları kadar nazarlarında kıymetli olan bir şeyi mü'min olarak yağmalamaz."

Kaynak:  Buhari, Mezalim 30, Eşribe 1, Hudud 1, 20; Müslim, İman 100, (57); Ebu Davud, Sünnet 16, (4689); Tirmizi, iman 11, (2627); Nesai, Sarık 1, (8, 64).

Konu:  Nefis


5845-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kişi zina edince iman ondan çıkar ve başının üstünde bir bulut gibi muallak durur. Zinadan çıkınca iman adama geri döner." Tirmizi şu ziyadede bulunmuştur: "Ebu Cafer el-Bakır Muhammed İbnu Ali'nin: "Bunda imandan çıkıp İslam'a geçiş vardır" dediği rivayet edilmiştir."

Kaynak:  Ebu Davud, Sünnet 16, (4690); Tirmizi, İman 11, (2627).

Konu:  Nefis


5846-)  Hz. Cündüb radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim (başkalarının kusurlarını teşhir edip herkese) duyurursa, Allah da (onun kusurlarını) duyurur. Kim de riya yaparsa Allah da onun riyasını ortaya çıkarır."

Kaynak:  Buhari, Rikak 36; Müslim, Zühd 48, (2987).

Konu:  Nefis


5847-)  Ebu Saidi'l-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İnsanlara merhametli olmayana Allah Teala merhamet etmez."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 16, (1923).

Konu:  Nefis


5848-)  Cabir İbnu Abdillah el-Ensari radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Zulümden kaçının. Zira zulüm, Kıyamet günü karanlıklar olacaktır. Cimrilikten de kaçının, zira cimrilik, sizden öncekileri helak etmiş, onları birbirlerinin kanlarını dökmeye, haramlarını helal addetmeye sevketmiştir."

Kaynak:  Müslim, Birr 56, (2578).

Konu:  Nefis


5849-)  İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İnsanda bulunan en şerli şey aşırı cimrilik ve şiddetli korkudur."

Kaynak:  Ebu Davud, 22 (2511).

Konu:  Nefis


5850-)  Ebu Bekr es-Sıddik radıyallahhu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Mü'mine zarar veren veya hile yapan mel'ûndur."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 27, (1942).

Konu:  Nefis


5851-)  Ebu Sırma radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim mü'mine zarar verirse Allah da onu zarara uğratır. Kim de mü'mine meşakkat verirse, Allah da ona meşakkat verir."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 27, (1941).

Konu:  Nefis


5852-)  Ebu Temime radıyallahu anh anlatıyor: "Arkadaşları kendisine: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam size çok şeyler söyledi, öyleyse bize de bir tavsiyede bulunun!" demişlerdi. "İnsanda ilk (çürüyüp) kokacak olan yeri karnıdır. Öyleyse, kim, karnına temiz olandan başka bir şey girdirmeyebilirse mutlaka bunu yapsın!" tavsiyesinde bulundu."

Kaynak:  Buhari, Ahkam 9.

Konu:  Nefis


5853-)  Ebu Bekre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İşleyene daha dünyada cezası çarçabuk gelmeye en layık günah zulüm ve sıla-ı rahmin koparılmasıdır, bu cezanın dünyada gelmesi, ahiretteki cezaya kefaret değildir."

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 51, (4902); Tirmizi, Kıyamet 58, (2513).

Konu:  Nefis


5854-)  İyaz İbnu Hımar radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri, bana: "Mütevazi olun, öyle ki, kimse kimseye zulmetmesin, kimse kimseye karşı böbürlenmesin" diye vahyetti."

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 48, (4895).

Konu:  Nefis


5855-)  Hz. Ebu Bekr es-Sıddik radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Cehennem, bozguncu, cimri ve başa kakıcı her insana yakındır." Bir rivayette de şöyle buyrulmuştur: "Cennete ne bozguncu, ne cimri ne de başa kakıcı giremez."

Kaynak:  Tirmizi, Birr 41, (1964).

Konu:  Nefis


5856-)  İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Yiyiniz, tasadduk ediniz, giyiniz. Fakat bunları yaparken israfa ve tekebbüre kaçmayınız."

Kaynak:  Nesai, Zekat 66, (5, 79). Hadisi Buhari, bab başlığında kaydetmiştir (Libas 1).

Konu:  Nefis


5857-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Ey Allah'ın Resulü dendi, herbirimiz içinde, (bazan, öylesine çirkin) bir şeyn arız olduğunu görür ki, bunu söylemektense o şeyin bir korparçası olup (kendisini yakması) ona daha sevimli gelmektedir!" Resûlullah aleyhissalatu vesselam bu söze şöyle mukabelede bulundu: "Allahuekber, Allahuekber, Allahuekber!) Şeytan'ın hilesini vesveseye çeviren Allah'a hamd olsun!"

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 118. (5112).

Konu:  Nefis


5858-)  Ebu Zümeyl rahimehullah anlatıyor: "İbnu Abbas radıyallahu anhüma'ya (bir gün): "İçimde duyduğum bu (fena) şeyler de ne?" diye sormuştum. Bana: "Ne hissediyorsun ki?" dedi. Ben: "Vallahi (onlar çok fena!) dilime alamam!" dedim. "Şekk nev'inden bir şey mi ?" dedi ve güldü. Sonra açıkladı: "Bu (çeşit vesveseler)den hiç kimse kurtulamaz. Nitekim Allah Teala hazretleri (Resûlüne) şu ayeti inzal buyurmuştur. (Mealen): "Eğer sana indirdiğimiz (kitapta anlatılan bu kıssalar) hakkında bir şüphen varsa, senden evvel indirilmiş olanları okuyanlara sor. Andolsun ki, sana Rabbinden hak (olan kitap) gelmiştir, sakın şüphe edenlerden olma!" (Yunus 94).) İbnu Abbas bana dedi ki: "Eğer içinde herhangi bir vesvese bulursan şöyle de: "O (Allah), hem evveldir, hem ahirdir, hem zahirdir, hem batındır. O herşeyi bilendir" (Hadid 3).

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 118, (5110).

Konu:  Nefis


5859-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim, görmediği halde rüya görme iddiasına kalkarsa (Kıyamet günü) arpa daneciğine düğüm atması teklif edilir. Kim de kendisinden hoşlanmadıkları halde, bir grubun konuşmasını dinleme gayretine düşerse Kıyamet günü kulağına erimiş kurşun dökülür. Kim bir sureti tasvir ederse (Kıyamet günü) azaba uğrar ve bu yaptığına ruh üflemesi emredilir, ama üfleyemez"

Kaynak:  Buhari, Ta'bir 45; Ebu Davud, Edeb 96, (5024); Tirmizi, Rü'ya 8, (2284).

Konu:  Nefis


5860-)  Vasile İbnu'l-Eska' radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki, en büyük yalanlardan biri, kişinin kendisini babasından başka birisine nisbet etmesi veya görmediği bir şeyi gözlerinin gördüğünü iddia etmesi, yahut da Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın söylemediği bir şeyi O'na söyletmesidir"

Kaynak:  Buhari, Menakıb 5

Konu:  Nefis


5861-)  Ebu Kılabe merhum anlatıyor: "Sabit İbnu Dahhak radıyallahu anh anlatmıştı: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Kim, bile bile, yalan yere İslam'dan başka bir din ile yemin ederse, bu kimse dediği gibidir. Kim kendisini bir şeyle öldürüp (intihar ederse) Kıyamet günü o şeyle azab verilir. Kişnin gücü dışında olan bir şey üzerine yaptığı nezir muteber değildir. Mü'mine lanet etmek onu öldürmek gibidir. Bir mü'mine küfür nisbet etmek onu öldürmek gibidir. Kim kendisini bir şeyle keserse Kıyamet günü onunla kesilir. Kim malını çok göstermek için yalan bir iddiada buiunursa, Allah onun azlığını artırır."

Kaynak:  Buhari, Eyman 7, Cenaiz 84, Edeb 44, 73; Müslim, İman 176, (110); Tirmizi, İman 16, (2638); Ebu Davud, İman 9, (3257); Nesai, Eyman 7, (7, 5, 6).

Konu:  Nefis


5862-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Bir kavimde gulûl (denen devlet malından hırsızlık) zuhur ederse, Allah o kavmin kalplerine korku atar. Bir kavim içinde zina yayılırsa orada ölümler artar. Bir kavim, ölçü ve tartılarda (hile yaparak) miktarı azaltırsa Allah ondan rızkı keser. Bir kavmin (mahkemelerinde) haksız yere hükümler verilirse, o kavimde mutlaka kan yaygınlaşır. Bir kavm ahdinden dönüp gadre yer verirse, Allah onlara mutlaka düşmanlarını musallat eder."

Kaynak:  Muvatta, Cihad 26, (2, 460).

Konu:  Nefis


5863-)  Yine İbnu Abbas radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İnsanlar arasında Allah'ın en çok buğzettiği üç kişi vardır: Harem'de sapıtıp haktan ayrılan, İslam'a girdiği halde cahiliye sünnetini arayan, Haksız yere, kanını dökmek için bir adamdan kan talep eden."

Kaynak:  Buhari, Diyat 9.

Konu:  Nefis


5864-)  Muğire İbnu şu'be radıyallahu anh'ın anlattığına göre "Hz. Muaviye radıyallahu anh kendisine: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'dan işittiğin bir şeyi bana yaz" diye mektup yazmıştır. O da Hz. Muaviye'ye şunu yazmıştır: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın şöyle söylediğini işittim: "Allah Teala hazretleri, sizin için üç şeyi mekruh addetti. Dedikodu, Malın ziyaı. Çok sual!.."

Kaynak:  Buhari, Zekat 53, Edeb 6; Müslim, Akdiye 35, (539).

Konu:  Nefis


5865-)  Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Siz birkısım ameller işliyorsunuz ki, onlar sizin nazarınızda kıldan daha ince (daha ehemmiyetsiz)dir. Halbuki biz onları, Resûlullah zamanında helake atıcılardan addederdik."

Kaynak:  Buhari, Rikak 32.

Konu:  Nefis


5866-)  Vasıle İbnu'l-Eska' radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kardeşine karşı şamata yapma. Allah ona afıyet sana da belayı verir."

Kaynak:  Tirmizi, Kıyamet 55, (2508).

Konu:  Nefis


5867-)  Ebu'd Derda radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir şeye karşı sevgin seni kör ve sağır eder (de onun eksiklerini görmez, kusurlarını işitmez olursun)"

Kaynak:  Ebu Davud, Edeb 125, (5130).

Konu:  Nefis


5868-)  Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şeytan insanoğlunda, kanın cereyanı gibi cereyan eder."

Kaynak:  Ebu Davud, Sünnet 18, (4719).

Konu:  Nefis


5869-)  İmam Malik rahimehullah'a ulaştığına göre, "Ümmü Seleme radıyallahu anha, Efendimiz'den sormuştur: "Ey Allah'ın Resûlü! Aramızda salihler mevcut iken bizler helak mi olacağız?" Aleyhissalatu vesselam: "Evet, buyurmuşlardır, pislik (zina) artarsa!"

Kaynak:  Muvatta, Kelam 22, (2, 991).

Konu:  Nefis


5870-)  Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Hanımını kocasına karşı, köleyi efendisine karşı ayartan bizden değildir!"

Kaynak:  Ebu Davud, Talak 1, (2175), Edeb 135, (5170).

Konu:  Nefis


5871-)  Yine Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Size şerlilerinizi haber vereyim mi? Onlar, tek başlarına yiyenler, kölelerini dövenler, yardımı esirgeyenlerdir."

Kaynak:  Rezin tahriç etmiştir.

Konu:  Nefis


5961-)  Cündüb İbnu Abdillah radıyallahu anh anlatıyor: "Biz erginlik çağına yaklaşmış bir grup genç Resûlullah aleyhissalatu vesselam ile beraberdik. Kur'an'ı öğrenmezden önce imanı öğrendik. Sonra da Kur'an'ı öğrendik. Kur'an sayesinde imanımız daha da arttı."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5962-)  İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bu ümmette iki sınıf vardır, onların İslam'dan hiçbir nasipleri yoktur: Mürcie ve Kaderiyye."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5963-)  Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "İman, kalben bil(ip tasdik et)me, dil ile söyle(yip ikrar et)me, beden uzuvlarıyla da amel etmektir."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5964-)  Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim, Allah'a herhangi bir şerik koşmadan tam bir ihlas yani Allah'ın birliğine iman, O'na halisane kulluk, namaz ve zekat vazifelerini yapma hali üzere dünyayı terkederse, Allah kendisinden razı olmuş halde ölmüş olur." Hz. Enes radıyallahu anh devamla der ki: "İşte bu hal, peygamberlerin hepsi tarafından getirilmiş olan (ve Allah indinde makbul olduğu Kur'an'da belirtilen (Al-i İmran 19)) gerçek dindir. Bu dini, peygamberler, Rablerinden alıp beşeri hevaya dayanan (felsefi nazariye ve) iddialar ortalığı kaplamazdan önce, insanlara tebliğ etmişlerdi. Bu hakikatı tasdik eden Kur'ani nasslar mevcuttur. Bilhassa en son inen (suredeki) şu ayet onlardandır: "Eğer (o müşrikler) tevbe eder, -Enes der ki: "Tevbeden murad putları ve onlara tapmayı bırakmaktır- namazlarını dosdoğru kılar ve zekatlarını verirlerse siz de onları serbest bırakın. Muhakkak ki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir" (Tevbe 5). Bir diğer ayette şöyle buyrulmuştur: "Eğer tevbe eder, namazlarını dosdoğru kılar ve zekatlarını verirlerse, artık onlar sizin din kardeşlerinizdir" (Tevbe 11).

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5965-)  Hz. Ebu Hureyre ve İbnu Abbas radıyallahu anhüm demişlerdir ki: "İman artar ve eksilir."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5966-)  Ebu Müleyke'den oğlu Abdullah'ın rivayet ettiğine öre, "O, Hz. Aişe radıyallahu anha'nın yanına girip, ona kaderle ilgili bir şeyler söylemiş o da kendisine şöyle cevapta bulunmuştur: "Kim kader konusunda herhangi bir meseleyi konuşacak olsa, ahiret günü kaderden hesaba çekilir. Kim de bu mevzuda bir şey konuşmazsa, ahirette kaderden hesaba çekilmez."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5967-)  Amr İbnu Şu'ayb an ebihi an ceddihi radıyallahu anhüma anlatıyor: "Bir gün Resûlullah aleyhissalatu vesselam, bir grup ashabının yanına aniden çıkageldi. Onlar kader üzerine tartışıyorlardı. Münakaşanın mahiyetini öğrenince öylesine öfkelendi ki sanki yüzünde bir nar tanesi patlamıştı, kıpkırmızı oldu. şunları söyledi: "(Kader üzerine bu çeşit) münakaşa yapmakla mı emrolundunuz -veya bunun için mi yaratıldınız-? Kur'an'ın birkısım ayetlerini diğer birkısım ayetleriyle karşılaştırıp duruyorsunuz! İşte sizden önceki ümmetler bu çeşit davranışları sebebiyle helak oldular." (Ravi Muhammed İbnu) Abdullah İbnu Amr devamla dedi ki: "Babam Abdullah dedi ki: "Ben Resûlullah'ın bazı meclislerinde hazır bulunmamış olmama sevinirdim ama, (babam Amr'ın anlattığı) bu mecliste bulunmadığıma daha çok sevindim."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5968-)  İbnu Ömer radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam: "Ne sirayet, ne uğursuzluk ne de (öldürülen kimsenin başından çıkıp intikam! intikam! diye bağıran ve hame denen) bir kuş vardır!" buyurmuşlardı. Cemaatte bulunan bedevi bir adam doğrulup: "Ey Allah'ın Resûlü! Pekala, kendisinde uyuz olan bir devenin bütün deve sürüsünü uyuzlamasına ne dersiniz?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam da: "İşte bu kaderdir. Söyle bakalım! O ilk deveyi kim uyuzladı?" buyurdular."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5969-)  Adiyy İbnu Hatim radıyallahu anh anlatıyor: "Ben Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın yanına vardığım zaman bana: "Ey Hatim'in oğlu Adiyy, müslüman ol ki selamete eresin!" buyurdular. Ben de: "İslam nedir?" diye sordum. "Allah'tan başka ilah olmadığına, benim de O'nun Resülü olduğuma şehadet etmen ve hayır, şer, tatlı ve acı her şeyiyle kadere iman etmendir!" buyurdular."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5970-)  Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Ensardan bir zat Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "Ey Allah'ın Resûlü! Benim bir cariyem var, onunla azil yapabilir miyim?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam ona: "Cariye için takdir edilen şey (çocuk) kendine gelecektir!" cevabında bulundu. Bundan bir müddet sonra aynı zat Aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "O cariyem hamile oldu!" dedi. Bunun üzerine Resûlullah: "Bir nefse takdir edilmiş olan şey mutlaka olur!" buyurdular."

Kaynak:  

Konu:  Nefis


5971-)  Sevban radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ömrü ancak birr (her çeşit hayırlar, iyilikler, ihsanlar) uzatır; kaderi de ancak dua geri çevirir. Kişi, işlediği günah sebebiyle rızkından mahrum kalır!"

Kaynak:  

Konu:  Nefis

[1]

 


İletişim